Necati, Uğur ve Tilmann kimdi? Malatya'da ne işleri vardı? Ülkeyi bölmek amacıyla uğursuz bir entrikaya bulaşmış karanlık kişiler miydier? Yoksa Türkiye'yi seven ve halkına saygı duyan insanlar mıydılar? Necati Aydın ve Uğur Yüksel Malatya'da Zirve Yayıncılık ofisini neden açmışlardı? Tilmann Geske'nin Türkiye'nin kalbinde tercümanlık işi yapmasının ardında ne gibi insanlar ya da güçler vardı? Gönül verdikleri Hıristiyanlık inancı hakkında insanlarla ne konuşuyorlardı?
2006 yılında aylarca belli başlı şüpheliler onları izlediler... Ve planlar yaptılar. Onları susturmak arzusuyla doğru zamanı beklediler ve sonunda saldırıya geçtiler. 18 Nisan 2007'de sabajın erken saatlerinde bıçaklarla, iple ve plastik eldivenlerle donanmış beş genç Zirve Yayıncılık ofisine geldiler. Necati, Uğur ve Tilmann ile çay içen gençler ansızın harekete geçerek kurbanlarının ellerini ve ayaklarını bağladılar ve ardından boğazlarını kestiler.
Olayın üzerinden yedi yıl geçtikten sonra bile mahkeme hala bir karar vermiş değildi. Yeni çıkan bir yasa nedeniyle, katiller 2014'ün Mart ayında hapishaneden tahliye edildiler. Tilmann'ın dul eşi bugün hala İsa Mesih'in sözlerini içtenlikle tekrarlıyor, bağışladım.
Elinizdeki kitap Necati, Uğur ve Tilmann'ın benzersiz bir resmini gözler önüne sermektedir. Kanıtları dikkatli bir gözle inceleyerek son 200 yıldır Türkiye'deki misyoner etkinliklere ışık tutmaktadır. Bu adamlar gerçekte ölmeyi mi yoksa yaşamayı mı hakediyordu? Malatya davasında adaletin yolu açık mı? Gerçek ne?
Necati, Uğur ve Tilmann kimdi? Malatya'da ne işleri vardı? Ülkeyi bölmek amacıyla uğursuz bir entrikaya bulaşmış karanlık kişiler miydier? Yoksa Türkiye'yi seven ve halkına saygı duyan insanlar mıydılar? Necati Aydın ve Uğur Yüksel Malatya'da Zirve Yayıncılık ofisini neden açmışlardı? Tilmann Geske'nin Türkiye'nin kalbinde tercümanlık işi yapmasının ardında ne gibi insanlar ya da güçler vardı? Gönül verdikleri Hıristiyanlık inancı hakkında insanlarla ne konuşuyorlardı?
2006 yılında aylarca belli başlı şüpheliler onları izlediler... Ve planlar yaptılar. Onları susturmak arzusuyla doğru zamanı beklediler ve sonunda saldırıya geçtiler. 18 Nisan 2007'de sabajın erken saatlerinde bıçaklarla, iple ve plastik eldivenlerle donanmış beş genç Zirve Yayıncılık ofisine geldiler. Necati, Uğur ve Tilmann ile çay içen gençler ansızın harekete geçerek kurbanlarının ellerini ve ayaklarını bağladılar ve ardından boğazlarını kestiler.
Olayın üzerinden yedi yıl geçtikten sonra bile mahkeme hala bir karar vermiş değildi. Yeni çıkan bir yasa nedeniyle, katiller 2014'ün Mart ayında hapishaneden tahliye edildiler. Tilmann'ın dul eşi bugün hala İsa Mesih'in sözlerini içtenlikle tekrarlıyor, bağışladım.
Elinizdeki kitap Necati, Uğur ve Tilmann'ın benzersiz bir resmini gözler önüne sermektedir. Kanıtları dikkatli bir gözle inceleyerek son 200 yıldır Türkiye'deki misyoner etkinliklere ışık tutmaktadır. Bu adamlar gerçekte ölmeyi mi yoksa yaşamayı mı hakediyordu? Malatya davasında adaletin yolu açık mı? Gerçek ne?