Kayıpköy'den Masallar

Stok Kodu:
9786051850146
Boyut:
13.50x19.50
Sayfa Sayısı:
172
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2016-05
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
9786051850146
577191
Kayıpköy'den Masallar
Kayıpköy'den Masallar
15.00

Haydar Karabey'den Akdeniz kıyılarının güzel insanlarının öyküleri…

Şehircilik, kentsel tasarım, kentsel bellek, mimarlık, turizm, eğitim konularında 50 yıldır düşünce üreten, projeler geliştiren mimar, akademisyen Karabey; Kuzey Ege'den Doğu Akdeniz'e uzanan, muhteşem Anadolu kıyılarındaki turistikleşmemiş minik köylerin, Gümüşlük, Bodrum, Datça, Kos, Marmaris, Dalyan, Göcek, Kalkan, Meis, Kekova, Demre'nin Kayıpköy'lülerinin tuhaf öykülerini bir araya getirdi.

“Bu öyküler, kapalı bir toplum yapısı içinde yaşamlarını mutlu sakin sürdüren ama kimi zaman da yalnızlıktan, sıkıntıdan neredeyse çıldıran insanları anlatıyor. Kapalı dünyaları durgun, dingin ve biteviye gibi görünebilir.

Buna karşılık yapacak çok işleri vardır veya belki de çok işleri varmış gibi yaparlar. Konuşacak konu yoksa dedikodu üretir, işleri olmadığı zaman başlarına iş açarlar.

1980 sonrasında, yaklaşık bir otuz yıl kayıp köylerde dingin, onurlu ve dayanışmacı yaşamların ‘dışarıdan' gelenlerin etkileriyle para, rekabet, hırs ile darmadağın oluğunu izledim.

Artık bu güzel insanlar (sayemizde) sonsuza dek sahneden çekildiler.

Bu tuhaf öyküleri, o güzel ve kayıp yerlerin, kayıp güzel insanlarına adıyorum.”

- Haydar Karabey

Haydar Karabey'den Akdeniz kıyılarının güzel insanlarının öyküleri…

Şehircilik, kentsel tasarım, kentsel bellek, mimarlık, turizm, eğitim konularında 50 yıldır düşünce üreten, projeler geliştiren mimar, akademisyen Karabey; Kuzey Ege'den Doğu Akdeniz'e uzanan, muhteşem Anadolu kıyılarındaki turistikleşmemiş minik köylerin, Gümüşlük, Bodrum, Datça, Kos, Marmaris, Dalyan, Göcek, Kalkan, Meis, Kekova, Demre'nin Kayıpköy'lülerinin tuhaf öykülerini bir araya getirdi.

“Bu öyküler, kapalı bir toplum yapısı içinde yaşamlarını mutlu sakin sürdüren ama kimi zaman da yalnızlıktan, sıkıntıdan neredeyse çıldıran insanları anlatıyor. Kapalı dünyaları durgun, dingin ve biteviye gibi görünebilir.

Buna karşılık yapacak çok işleri vardır veya belki de çok işleri varmış gibi yaparlar. Konuşacak konu yoksa dedikodu üretir, işleri olmadığı zaman başlarına iş açarlar.

1980 sonrasında, yaklaşık bir otuz yıl kayıp köylerde dingin, onurlu ve dayanışmacı yaşamların ‘dışarıdan' gelenlerin etkileriyle para, rekabet, hırs ile darmadağın oluğunu izledim.

Artık bu güzel insanlar (sayemizde) sonsuza dek sahneden çekildiler.

Bu tuhaf öyküleri, o güzel ve kayıp yerlerin, kayıp güzel insanlarına adıyorum.”

- Haydar Karabey

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat