Kılıç Yarası Gibi

Stok Kodu:
9789759920791
Boyut:
13.50x19.50
Sayfa Sayısı:
320
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2006
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
9789759920791
635331
Kılıç Yarası Gibi
Kılıç Yarası Gibi
29.90

İkinci El

19. yüzyıl bitiminde son günlerini yaşayan Osmanlı İmparatorluğu'nun payitahtı, kibirli İstanbul, devlet aygıtının içinde arpalık peşinde koşan paşaların iç çekişmeleriyle çalkalanıyor. Sultan bile rüşvetçilikleriyle kamu maliyesini kurutan bu feodal beyleri birbirlerine kırdırarak ayakta kalabiliyor ancak. Kentte korku hüküm sürüyor, hafiyeler gördükleri en ufak hareketi ve davranışı saraya yetiştiriyorlar. Başdöndürücü cazibeleriyle çevrelerindeki erkeklerin yazgısını altüst edecek iki kadının yolu işte bu çürümüş ortamda kesişiyor. (...)

Kadınlardan Paris'te her türlü başarıyı tatmış olanı ülkesine geri döner ve bir Müslüman din adamının cazibesine kapılır. Onun “batılılaşmış” oğluyla evlenen öteki kadın ise en sonunda bir ”çapkın” tarafından en bayağı biçimde baştan çıkarılır. Bu serüvenler içinde Doğu ile Batı arasındaki karşılıklı büyülenmenin yol açtığı çok anlamlılıklar, yanılsamalar ve yanlış anlamalarla karşılaşırız. Bu arada alttan alta bir genç subay hareketi örgütlenmektedir: Kısa bir süre sonra tüm Avrupa'da duyulacak “Jön Türkler”.

(...)

Bu romanın başarısı, Osmanlı İmparatorluğu'nun son günlerinin geniş bir tarihsel panoramasını çizerken, kişiliklerinin psikolojisini de en canlı biçimde aktarmayı başarmasında yatıyor.
François Bouchardeau
Le Monde Diplomatique

 

İkinci El

19. yüzyıl bitiminde son günlerini yaşayan Osmanlı İmparatorluğu'nun payitahtı, kibirli İstanbul, devlet aygıtının içinde arpalık peşinde koşan paşaların iç çekişmeleriyle çalkalanıyor. Sultan bile rüşvetçilikleriyle kamu maliyesini kurutan bu feodal beyleri birbirlerine kırdırarak ayakta kalabiliyor ancak. Kentte korku hüküm sürüyor, hafiyeler gördükleri en ufak hareketi ve davranışı saraya yetiştiriyorlar. Başdöndürücü cazibeleriyle çevrelerindeki erkeklerin yazgısını altüst edecek iki kadının yolu işte bu çürümüş ortamda kesişiyor. (...)

Kadınlardan Paris'te her türlü başarıyı tatmış olanı ülkesine geri döner ve bir Müslüman din adamının cazibesine kapılır. Onun “batılılaşmış” oğluyla evlenen öteki kadın ise en sonunda bir ”çapkın” tarafından en bayağı biçimde baştan çıkarılır. Bu serüvenler içinde Doğu ile Batı arasındaki karşılıklı büyülenmenin yol açtığı çok anlamlılıklar, yanılsamalar ve yanlış anlamalarla karşılaşırız. Bu arada alttan alta bir genç subay hareketi örgütlenmektedir: Kısa bir süre sonra tüm Avrupa'da duyulacak “Jön Türkler”.

(...)

Bu romanın başarısı, Osmanlı İmparatorluğu'nun son günlerinin geniş bir tarihsel panoramasını çizerken, kişiliklerinin psikolojisini de en canlı biçimde aktarmayı başarmasında yatıyor.
François Bouchardeau
Le Monde Diplomatique

 
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat