Konuşmak Kelimelerin Tadına Varmaktır Diksiyon Atölyesi

Stok Kodu:
9786058421967
Boyut:
13.50x21.00
Sayfa Sayısı:
348
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2017-01
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
9786058421967
597839
Konuşmak Kelimelerin Tadına Varmaktır
Konuşmak Kelimelerin Tadına Varmaktır Diksiyon Atölyesi
15.00

Sözümün akışını bozup güzel tümceler aramaktansa, güzel tümceleri bozup sözümün akışına uydurmayı daha doğru bulurum. Bir sözün ardından koşmamalıyız; söz bizim ardımızdan koşmalı, ideale giden yolumuzu açmalı. Ağzımızdan çıkan kelimeler fikirlerimizi içine almalı ve dinleyenin zihnini öyle etkilemeli ki, artık kelimeler hatırlanmasın, anlamı kalsın insanların yaşamında. İster kağıt üstünde olsun ister ağızdan, benim sevdiğim konuşma dolayımsız, içten, lezzetli, şiirsel, sıkı ve kısa kesen bir konuşmadır. Güç olsun, zararı yok ama sıkıcı olmasın; süsten, özentiden kaçsın; düzensiz, gelişigüzel ve korkmadan yürüsün. Dinleyen, her yediği lokmayı tadarak yesin. Söylev sanatı, insanı söyleyeceğinden uzaklaştırıp kendi yoluna çeker. Gösteriş için herkesten başka türlü giyinmek, gülünç kılıklara girmek nasıl pısırıklık ve korkaklıksa; konuşmada bilinmedik kelimeler, duyulmadık tümceler aramak da bir medreseli çocuk hamlığıdır. Ah, keşke Paris'in sebze çarşısında kullanılan kelimelerle konuşabilsem!"

Sözümün akışını bozup güzel tümceler aramaktansa, güzel tümceleri bozup sözümün akışına uydurmayı daha doğru bulurum. Bir sözün ardından koşmamalıyız; söz bizim ardımızdan koşmalı, ideale giden yolumuzu açmalı. Ağzımızdan çıkan kelimeler fikirlerimizi içine almalı ve dinleyenin zihnini öyle etkilemeli ki, artık kelimeler hatırlanmasın, anlamı kalsın insanların yaşamında. İster kağıt üstünde olsun ister ağızdan, benim sevdiğim konuşma dolayımsız, içten, lezzetli, şiirsel, sıkı ve kısa kesen bir konuşmadır. Güç olsun, zararı yok ama sıkıcı olmasın; süsten, özentiden kaçsın; düzensiz, gelişigüzel ve korkmadan yürüsün. Dinleyen, her yediği lokmayı tadarak yesin. Söylev sanatı, insanı söyleyeceğinden uzaklaştırıp kendi yoluna çeker. Gösteriş için herkesten başka türlü giyinmek, gülünç kılıklara girmek nasıl pısırıklık ve korkaklıksa; konuşmada bilinmedik kelimeler, duyulmadık tümceler aramak da bir medreseli çocuk hamlığıdır. Ah, keşke Paris'in sebze çarşısında kullanılan kelimelerle konuşabilsem!"

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat