Kore'deki Çatı Katımdan Sesleniyorum (Ciltli)

Stok Kodu:
9786059232449
Boyut:
13.50x21.00
Sayfa Sayısı:
378
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2016-08
Kapak Türü:
Ciltli
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
9786059232449
581404
Kore'deki Çatı Katımdan Sesleniyorum (Ciltli)
Kore'deki Çatı Katımdan Sesleniyorum (Ciltli)
27.50

Kendi küçük dünyasında kelimenin tam anlamıyla yuvarlanıp giden, yaprak uçsa gülen bir kızdım ben. Ufak tefek düşler kurardım uyurken… Ancak ne yazık ki hayat her zaman izin vermiyordu yaşamda istikrarlı olmaya.

Düşlerimin kaybolduğu, gülüşlerimin silindiği bir dönemde, aşkın o sihirli gücü tuttu ellerimden. Bir Asyalının derin çekik gözleri şifa olurken titreyen kalbime, başkentin gri sokakları umut koktu yeniden.

Bir süre aşk konuşuldu Kızılay'ın oynak kaldırımlarında. Gölgelerimize bakınca, tek göze çarpan aramızdaki otuz santimlik boy farkı olsa da… Biz bundan çok daha fazlasıydık aslında.

Bu, benim hikâyem… Ve hikâyemin kahramanı bir Koreli.

"Bir dakika bekle, hemen geliyorum!" diyerek yanımdan ayrıldı. Yaklaşık on dakika ayazın orta yerinde bekledim gözlerden kaybolan ve çantasını bana emanet eden adamı. Geldiğinde elinde iki bardak kahve vardı. Elime tutuştururken ince ince mırıldandı.
"Bu akşam kahve içmek istemediğini biliyorum. Bu, ellerini ısıtmak için."

Kendi küçük dünyasında kelimenin tam anlamıyla yuvarlanıp giden, yaprak uçsa gülen bir kızdım ben. Ufak tefek düşler kurardım uyurken… Ancak ne yazık ki hayat her zaman izin vermiyordu yaşamda istikrarlı olmaya.

Düşlerimin kaybolduğu, gülüşlerimin silindiği bir dönemde, aşkın o sihirli gücü tuttu ellerimden. Bir Asyalının derin çekik gözleri şifa olurken titreyen kalbime, başkentin gri sokakları umut koktu yeniden.

Bir süre aşk konuşuldu Kızılay'ın oynak kaldırımlarında. Gölgelerimize bakınca, tek göze çarpan aramızdaki otuz santimlik boy farkı olsa da… Biz bundan çok daha fazlasıydık aslında.

Bu, benim hikâyem… Ve hikâyemin kahramanı bir Koreli.

"Bir dakika bekle, hemen geliyorum!" diyerek yanımdan ayrıldı. Yaklaşık on dakika ayazın orta yerinde bekledim gözlerden kaybolan ve çantasını bana emanet eden adamı. Geldiğinde elinde iki bardak kahve vardı. Elime tutuştururken ince ince mırıldandı.
"Bu akşam kahve içmek istemediğini biliyorum. Bu, ellerini ısıtmak için."

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat