“Her küçük kız oyuncak bebeklerle oynayarak büyümez.”
Hilja Ilveskero. Özel koruma. Bir kürkçü dükkanına girerek vaşak kürkü satın alana kadar Anita Nuutinen'in korumalığını yapıyordu. Bu durumdan etkilenmemesi gerektiğini biliyordu ancak Anita o kürkü üstüne giydiğinde tek düşünebildiği şey, kız kardeşi Frida'ydı. Bir öfke nöbetine kapılmadan önce yapabildiği son şeyse işi bırakmak oldu. Hata ettiğini bilmesine rağmen…
Ertesi sabah nasıl geldiğini bilmediği bir otel odasında uyandığında, yanında Anita'nın eşarbı vardı. Neler olduğunu bilmiyordu. Kısa süre sonra cinayeti öğrendi. Anita öldürülmüştü. Herkes ondan şüphelenecekti. O ise kendini affedemiyordu. Onu korumayı bıraktığı an Anita öldürülmüştü. Bile bile yaptığı hata çok ağır bir sonuç doğurmuştu. Artık geri dönmek imkansızdı; ama en azından ona karşı son görevini yerine getirmeliydi. Katili bulacaktı. Polis ondan şüphelense bile cinayeti kimin işlediğini ortaya çıkaracaktı. Kimin dost kimin düşman olduğunu bilmediği bu görevde güvenebileceği tek bir kişi vardı… Kendisi…
Peki Hilja, kendisini, güvenecek kadar iyi tanıyor muydu?
“Her küçük kız oyuncak bebeklerle oynayarak büyümez.”
Hilja Ilveskero. Özel koruma. Bir kürkçü dükkanına girerek vaşak kürkü satın alana kadar Anita Nuutinen'in korumalığını yapıyordu. Bu durumdan etkilenmemesi gerektiğini biliyordu ancak Anita o kürkü üstüne giydiğinde tek düşünebildiği şey, kız kardeşi Frida'ydı. Bir öfke nöbetine kapılmadan önce yapabildiği son şeyse işi bırakmak oldu. Hata ettiğini bilmesine rağmen…
Ertesi sabah nasıl geldiğini bilmediği bir otel odasında uyandığında, yanında Anita'nın eşarbı vardı. Neler olduğunu bilmiyordu. Kısa süre sonra cinayeti öğrendi. Anita öldürülmüştü. Herkes ondan şüphelenecekti. O ise kendini affedemiyordu. Onu korumayı bıraktığı an Anita öldürülmüştü. Bile bile yaptığı hata çok ağır bir sonuç doğurmuştu. Artık geri dönmek imkansızdı; ama en azından ona karşı son görevini yerine getirmeliydi. Katili bulacaktı. Polis ondan şüphelense bile cinayeti kimin işlediğini ortaya çıkaracaktı. Kimin dost kimin düşman olduğunu bilmediği bu görevde güvenebileceği tek bir kişi vardı… Kendisi…
Peki Hilja, kendisini, güvenecek kadar iyi tanıyor muydu?
