Kur'an vahyinin nüzul sürecinde muhatap kültür homojen bir yapıda olmayıp birbirinden farklı birçok inanç sistemi ve sosyal dokuyu içerisinde barındırmaktadır. Kur'an dilini oluşturan kültürler, ilk muhatap olarak Mekke'nin dar müşrik ve ticaretle uğraşan toplumundan başka ayrıca çöl hayatının içerisinde yaşayan bedevi kültür, Hz. İsmail'den kalan ve Allah inancına sahip Hanif kültür, Medine'de yoğun bir şekilde yaşayan Yahudi ve Hristiyanlardan oluşan ehli kitap kültüründen oluşmaktadır. Tüm bunlar birbirinden farklı sosyal yapıya ve kavramsal sisteme sahip farklı toplumlardır. Kur'an bu kültürlere ait kavramları kendi dünya görüşü ve kültürel yapısı içerisinde bir dilde kullanmaktadır. Bu çalışma Kur'an dilini anlamaya çalışırken bu kültürel boyutun farklılığına dikkat çekmektedir.
Kur'an vahyinin nüzul sürecinde muhatap kültür homojen bir yapıda olmayıp birbirinden farklı birçok inanç sistemi ve sosyal dokuyu içerisinde barındırmaktadır. Kur'an dilini oluşturan kültürler, ilk muhatap olarak Mekke'nin dar müşrik ve ticaretle uğraşan toplumundan başka ayrıca çöl hayatının içerisinde yaşayan bedevi kültür, Hz. İsmail'den kalan ve Allah inancına sahip Hanif kültür, Medine'de yoğun bir şekilde yaşayan Yahudi ve Hristiyanlardan oluşan ehli kitap kültüründen oluşmaktadır. Tüm bunlar birbirinden farklı sosyal yapıya ve kavramsal sisteme sahip farklı toplumlardır. Kur'an bu kültürlere ait kavramları kendi dünya görüşü ve kültürel yapısı içerisinde bir dilde kullanmaktadır. Bu çalışma Kur'an dilini anlamaya çalışırken bu kültürel boyutun farklılığına dikkat çekmektedir.