Müslüman, yalnız Allah'ın kuludur. Yani Müslümanın sahibi, eğiticisi ve yol göstericisi Yüce Allah'tır. Müslüman, Allah'ın Rabliğini idrak etmiş ve O'nun eğitimi ile terbiye olmuş, O'nun gösterdiği yolu tek yol bilmiş kişidir.
Müslüman, bilir ve inanır ki Allah'tan daha güzel bir dost yoktur. Bu sebeple kulluk da yalnızca O'na yapılmalıdır. Namazın her rekatını bu bilinçle kılmalıdır.
“Göklerin ve yerin hükümdarlığının Allah'a ait olduğunu bilmez misin? Allah'tan başka dost ve yardımcınız yoktur.” (Bakara Sûresi: 107)
O, kulluğu her yönüyle Allah'a tahsis etmedikçe gerçek anlamda Müslüman olamayacağının farkındadır.
Yüce Allah (c.c.) buyuruyor:
“Fakat Rablerinden sakınanlara, Allah katından, konukluklar bulunan, içlerinden ırmaklar akan, içinde temelli kalacakları cennetler vardır. Allah'ın katındaki şeyler, iyi kimse için daha hayırlıdır.” (Al-i İmran Sûresi: 198)
Müslüman, yalnız Allah'ın kuludur. Yani Müslümanın sahibi, eğiticisi ve yol göstericisi Yüce Allah'tır. Müslüman, Allah'ın Rabliğini idrak etmiş ve O'nun eğitimi ile terbiye olmuş, O'nun gösterdiği yolu tek yol bilmiş kişidir.
Müslüman, bilir ve inanır ki Allah'tan daha güzel bir dost yoktur. Bu sebeple kulluk da yalnızca O'na yapılmalıdır. Namazın her rekatını bu bilinçle kılmalıdır.
“Göklerin ve yerin hükümdarlığının Allah'a ait olduğunu bilmez misin? Allah'tan başka dost ve yardımcınız yoktur.” (Bakara Sûresi: 107)
O, kulluğu her yönüyle Allah'a tahsis etmedikçe gerçek anlamda Müslüman olamayacağının farkındadır.
Yüce Allah (c.c.) buyuruyor:
“Fakat Rablerinden sakınanlara, Allah katından, konukluklar bulunan, içlerinden ırmaklar akan, içinde temelli kalacakları cennetler vardır. Allah'ın katındaki şeyler, iyi kimse için daha hayırlıdır.” (Al-i İmran Sûresi: 198)
