Mustafa Kemal, Bekirağa bölüğündeki ziyareti bitirmiş, Rauf Beyle yanyana kurulmuş, Cevat Abbas'ı karşılarına almış bir Lando ile Şişli'ye dönüyordu. Araba, Sultanahmet tramvay durağına varmıştı ki Mustafa Kemal'in gözleri, orda, elinde bir demet leylakla bekleyen genç bir kadının gözleriyle karşılaştı. Bu, Fikriye idi. Harbiye - Aksaray tramvayını beklediği anlaşılıyordu. Mustafa Kemal arabacıya: - Biraz durur musun ahbap, dedi. Araba, tam Fikriye'nin önünde durdu. Mustafa Kemal eliyle işaret ederek: - Durmayın binin, eğer bizim eve gidiyorsanız! dedi.
Mustafa Kemal, Bekirağa bölüğündeki ziyareti bitirmiş, Rauf Beyle yanyana kurulmuş, Cevat Abbas'ı karşılarına almış bir Lando ile Şişli'ye dönüyordu. Araba, Sultanahmet tramvay durağına varmıştı ki Mustafa Kemal'in gözleri, orda, elinde bir demet leylakla bekleyen genç bir kadının gözleriyle karşılaştı. Bu, Fikriye idi. Harbiye - Aksaray tramvayını beklediği anlaşılıyordu. Mustafa Kemal arabacıya: - Biraz durur musun ahbap, dedi. Araba, tam Fikriye'nin önünde durdu. Mustafa Kemal eliyle işaret ederek: - Durmayın binin, eğer bizim eve gidiyorsanız! dedi.