Stratejik Düşünce Enstitüsü (SDE) olarak 2010 yılından bu güne farklı konulardaki çalışmalarla Yeni Anayasa arayışlarına katkı sağlamaya çaba harcıyoruz. Yeni Anayasa arayışı çerçevesinde gündeme gelen hükümet sistemi tartışmalarına 2010 yılında Prof. Dr. Hasan Tahsin FENDOĞLU tarafından kaleme alınan “Başkanlık Sistemi Tartışmaları Analizi”, 2011 yılında yayımlanan ve Prof. Dr. Yusuf Şevki HAKYEMEZ'in kaleme aldığı “Yeni Anayasa'da Türkiye'nin Hükümet Sistemi” başlıklı raporlarımızla katkı sağladık. 2015 yılında tartışmaların yoğun biçimde gündeme gelmesi üzerine konuyu farklı açılardan ele alan, Prof. Dr. Faruk BİLİR'in kaleme aldığı “100 Soruda Başkanlık Sistemi” ve Prof. Dr. Haluk ALKAN'ın kaleme aldığı “Yarı Başkanlık ve Türkiye'de Sistem Sorunu” başlıklı iki kitabı yayımladık. Türkiye'de sistem tartışmalarına ışık tutmak amacıyla yaptığımız çalışmalar, konunun salt anlamda bir anayasa mühendisliği olarak ele alınmaması gerektiği, üretilen kurum ve kuralların sosyoekonomik yansımaları ile birlikte değerlendirilmesi ilkesinden hareketle okuyucuya sunuldu.Bu çerçevede hükümet sistemi ile ilgili çalışmalarımızda konuyu bir siyasal sistem bütünlüğü içinde ele almaya özen gösterdik.
Başkanlık sistemi konusunda ülkemizde yapılan bilimsel çalışmaların sınırlılığı, konu ile ilgili tartışmalar ilerledikçe farklı ülke örnekleri, uygulamalar arasında karşılaştırma yapılması zorunluluğunu beraberinde getirmiştir. Bu sorunu aşmak için yapılan çalışmaların da genellikle anayasal maddelerin karşılaştırılması biçiminde dizayn edilmesi, kural ile sosyoekonomik, kültürel ve tarihsel farklılıkların etkileşimine yeterince yer verilmemesi sonucunu doğurmaktadır. Oysa bu etkileşime yeterince yer verilmemesi durumunda kurala ait olan ile ilgili ülkenin özelliklerinden kaynaklanan işleyiş birbiriyle karıştırılmakta, bu durum tartışmaların farklı yönlere kaymasına zemin hazırlamaktadır.
Latin Amerika Siyaseti: Geçiş Sürecinde Başkanlık Sistemleri başlıklı kitap, başkanlık sistemi tartışmalarında sıklıkla atıf yapılan dört Latin Amerika ülkesinin (Meksika, Arjantin, Brezilya, Şili) deneyimi üzerine odaklanmaktadır. Belirtildiği gibi çalışma yalnızca anayasal bir değerlendirmeyi içermemekte, bu ülkelerin siyasi dinamiklerini, güncel siyasi gelişmeleri içerecek şekilde kurumsal arka planı ile birlikte okuyucuya sunmaktadır. Bu şekilde askeri vesayetten kurtulma sürecinde demokrasilerini başkanlık sistemi temelinde kurumsallaştırma çabasındaki ülkelerin deneyimi ve yaşadığı sorunlar ele alınmaktadır. Çalışmanın Türkiye'de hükümet sistemi tartışmalarına bilimsel bir çerçeve sunması dileğiyle…
Stratejik Düşünce Enstitüsü (SDE) olarak 2010 yılından bu güne farklı konulardaki çalışmalarla Yeni Anayasa arayışlarına katkı sağlamaya çaba harcıyoruz. Yeni Anayasa arayışı çerçevesinde gündeme gelen hükümet sistemi tartışmalarına 2010 yılında Prof. Dr. Hasan Tahsin FENDOĞLU tarafından kaleme alınan “Başkanlık Sistemi Tartışmaları Analizi”, 2011 yılında yayımlanan ve Prof. Dr. Yusuf Şevki HAKYEMEZ'in kaleme aldığı “Yeni Anayasa'da Türkiye'nin Hükümet Sistemi” başlıklı raporlarımızla katkı sağladık. 2015 yılında tartışmaların yoğun biçimde gündeme gelmesi üzerine konuyu farklı açılardan ele alan, Prof. Dr. Faruk BİLİR'in kaleme aldığı “100 Soruda Başkanlık Sistemi” ve Prof. Dr. Haluk ALKAN'ın kaleme aldığı “Yarı Başkanlık ve Türkiye'de Sistem Sorunu” başlıklı iki kitabı yayımladık. Türkiye'de sistem tartışmalarına ışık tutmak amacıyla yaptığımız çalışmalar, konunun salt anlamda bir anayasa mühendisliği olarak ele alınmaması gerektiği, üretilen kurum ve kuralların sosyoekonomik yansımaları ile birlikte değerlendirilmesi ilkesinden hareketle okuyucuya sunuldu.Bu çerçevede hükümet sistemi ile ilgili çalışmalarımızda konuyu bir siyasal sistem bütünlüğü içinde ele almaya özen gösterdik.
Başkanlık sistemi konusunda ülkemizde yapılan bilimsel çalışmaların sınırlılığı, konu ile ilgili tartışmalar ilerledikçe farklı ülke örnekleri, uygulamalar arasında karşılaştırma yapılması zorunluluğunu beraberinde getirmiştir. Bu sorunu aşmak için yapılan çalışmaların da genellikle anayasal maddelerin karşılaştırılması biçiminde dizayn edilmesi, kural ile sosyoekonomik, kültürel ve tarihsel farklılıkların etkileşimine yeterince yer verilmemesi sonucunu doğurmaktadır. Oysa bu etkileşime yeterince yer verilmemesi durumunda kurala ait olan ile ilgili ülkenin özelliklerinden kaynaklanan işleyiş birbiriyle karıştırılmakta, bu durum tartışmaların farklı yönlere kaymasına zemin hazırlamaktadır.
Latin Amerika Siyaseti: Geçiş Sürecinde Başkanlık Sistemleri başlıklı kitap, başkanlık sistemi tartışmalarında sıklıkla atıf yapılan dört Latin Amerika ülkesinin (Meksika, Arjantin, Brezilya, Şili) deneyimi üzerine odaklanmaktadır. Belirtildiği gibi çalışma yalnızca anayasal bir değerlendirmeyi içermemekte, bu ülkelerin siyasi dinamiklerini, güncel siyasi gelişmeleri içerecek şekilde kurumsal arka planı ile birlikte okuyucuya sunmaktadır. Bu şekilde askeri vesayetten kurtulma sürecinde demokrasilerini başkanlık sistemi temelinde kurumsallaştırma çabasındaki ülkelerin deneyimi ve yaşadığı sorunlar ele alınmaktadır. Çalışmanın Türkiye'de hükümet sistemi tartışmalarına bilimsel bir çerçeve sunması dileğiyle…