"Öğrenciler bir bakıma kırkayak gibidirler ama kırk ayağı olduğunu bilmeyen bir kırkayak gibi. Çoğu ayaklarının farkında bile değildir. Ödev ve tez sürecinde bir sorunla karşılaştıklarında, durakladıklarında, ayaklarına bakmayı genellikle akletmezler! Onun yerine kırkayak olmayanlardan medet umarlar; örneğin tırtıllığını çoktan geride bırakmış kelebeklere gözlerini dikerler. Ne büyük yanlış. Oysa belki de on birinci ayaktaki ayakkabı vurmaktadır; hepsi o. Kelebekten medet ummak yerine, bir ayakkabıcı bulmak gerekmektedir. Bu metin ayakkabıcı rolüne çıkmayı reddeder. Ama çarıklarını çekip en yakın ayakkabıcının nerede olabileceğine ilişkin, ihtiyaç duyanla birlikte düşünmeye ve yola çıkmaya hazırdır."
"Öğrenciler bir bakıma kırkayak gibidirler ama kırk ayağı olduğunu bilmeyen bir kırkayak gibi. Çoğu ayaklarının farkında bile değildir. Ödev ve tez sürecinde bir sorunla karşılaştıklarında, durakladıklarında, ayaklarına bakmayı genellikle akletmezler! Onun yerine kırkayak olmayanlardan medet umarlar; örneğin tırtıllığını çoktan geride bırakmış kelebeklere gözlerini dikerler. Ne büyük yanlış. Oysa belki de on birinci ayaktaki ayakkabı vurmaktadır; hepsi o. Kelebekten medet ummak yerine, bir ayakkabıcı bulmak gerekmektedir. Bu metin ayakkabıcı rolüne çıkmayı reddeder. Ama çarıklarını çekip en yakın ayakkabıcının nerede olabileceğine ilişkin, ihtiyaç duyanla birlikte düşünmeye ve yola çıkmaya hazırdır."