Şemseddin Sami Bey, 1879'da ve 1885'de iki kez basılan Medeniyyet-i İslamiyye adlı bu küçük eserinde (14,5 cm x 9 cm ve 126 sayfa) astronomi, matematiksel bilimler, coğrafya, doğa bilimleri, tıp, felsefe, kanun, edebiyat, tarih, sanayi ve mamuriyet başlıkları altında Ortaçağ İslam Medeniyetini ana hatlarıyla tanıtarak Müslümanların dünya medeniyetine yapmış oldukları hizmetleri göstermeyi amaçlamaktadır; amacı ne olursa olsun, siyasi ve askeri tarih anlatımının güçlü olduğu böyle bir toplumda Şemseddin Sami Bey'in yerleşmiş gelenekleri aşarak bir medeniyet tarihi yazmaya yönelmiş olması ve medeniyet tarihini diğer insani etkinliklerin tarihinden önce bilim tarihine dayandırmış olması Türk tarihçiliği açısından büyük bir adım olarak görülmelidir......
Şemseddin Sami Bey, 1879'da ve 1885'de iki kez basılan Medeniyyet-i İslamiyye adlı bu küçük eserinde (14,5 cm x 9 cm ve 126 sayfa) astronomi, matematiksel bilimler, coğrafya, doğa bilimleri, tıp, felsefe, kanun, edebiyat, tarih, sanayi ve mamuriyet başlıkları altında Ortaçağ İslam Medeniyetini ana hatlarıyla tanıtarak Müslümanların dünya medeniyetine yapmış oldukları hizmetleri göstermeyi amaçlamaktadır; amacı ne olursa olsun, siyasi ve askeri tarih anlatımının güçlü olduğu böyle bir toplumda Şemseddin Sami Bey'in yerleşmiş gelenekleri aşarak bir medeniyet tarihi yazmaya yönelmiş olması ve medeniyet tarihini diğer insani etkinliklerin tarihinden önce bilim tarihine dayandırmış olması Türk tarihçiliği açısından büyük bir adım olarak görülmelidir......