Modernizm'in İnanç Hayatına Etkileri ve Jön Türklük

Stok Kodu:
9786055996482
Boyut:
13.50x21.00
Sayfa Sayısı:
272
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2012-05
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
9786055996482
507952
Modernizm'in İnanç Hayatına Etkileri ve Jön Türklük
Modernizm'in İnanç Hayatına Etkileri ve Jön Türklük
20.00

Mac Farlane 1847 yılında “dinsizliğin el kitabı” olarak vasıfladığı Baron d'Holbach'ın “Systeme de la Nature” isimli eserini tıbbiyeli bir Türk gencinin okuduğunu görünce çok şaşırır. Okunan kısımların özellikle “Tanrının varlığına inanmanın saçmalığı, ruhun ölmezliğine inanmanın imkansızlığına” dair yerler olduğunu belirten Farlane, bir Türk doktorun kendisine “Bu büyük bir eser. Adam büyük feylesof, bütün söyledikleri haklı” dediğini anlatır.

Modernleşmeyi, materyalizm ve pozitivizm ekseninde yapma mücadelesi veren Jön Türklerin faaliyetlerinin, bir tahrip ve tahrif, dinî esaslarda şüphe uyandırma, insanları inkara yönelterek inançlarını bozma olduğu söylenebilir.

Çalışmamızda, işte onların görüşlerini açıklayan birkaç örnek:

“Ahmed Rıza ben dinsizim dermiş. Haşa, o adam dinsiz değildir. Çünkü o, Comte'un mesleğine inanmış. Demek ki iman var.”

Abdullah Cevdet:

“Halklar aydınlığa kavuştukça özgür düşünce ve akıl, eski doktrinleri yıkacaktır. Dinler, içi oyulmuş yapılar gibi yıkılıp gidecektir…”

Ziya Gökalp, “milli din” hayalini şöyle açıklar:

“Dinin milli şekilde canlandırılması, dinden masalların uzaklaştırılması, ayin ve merasimlerin, hutbenin, ezanın Türkçeleştirilmesi.”

Celal Nuri:

“İstikbalde din, sadece vicdana ait olacaktır. Fen ve tecrübe, onun yerini alacak…”

Mac Farlane 1847 yılında “dinsizliğin el kitabı” olarak vasıfladığı Baron d'Holbach'ın “Systeme de la Nature” isimli eserini tıbbiyeli bir Türk gencinin okuduğunu görünce çok şaşırır. Okunan kısımların özellikle “Tanrının varlığına inanmanın saçmalığı, ruhun ölmezliğine inanmanın imkansızlığına” dair yerler olduğunu belirten Farlane, bir Türk doktorun kendisine “Bu büyük bir eser. Adam büyük feylesof, bütün söyledikleri haklı” dediğini anlatır.

Modernleşmeyi, materyalizm ve pozitivizm ekseninde yapma mücadelesi veren Jön Türklerin faaliyetlerinin, bir tahrip ve tahrif, dinî esaslarda şüphe uyandırma, insanları inkara yönelterek inançlarını bozma olduğu söylenebilir.

Çalışmamızda, işte onların görüşlerini açıklayan birkaç örnek:

“Ahmed Rıza ben dinsizim dermiş. Haşa, o adam dinsiz değildir. Çünkü o, Comte'un mesleğine inanmış. Demek ki iman var.”

Abdullah Cevdet:

“Halklar aydınlığa kavuştukça özgür düşünce ve akıl, eski doktrinleri yıkacaktır. Dinler, içi oyulmuş yapılar gibi yıkılıp gidecektir…”

Ziya Gökalp, “milli din” hayalini şöyle açıklar:

“Dinin milli şekilde canlandırılması, dinden masalların uzaklaştırılması, ayin ve merasimlerin, hutbenin, ezanın Türkçeleştirilmesi.”

Celal Nuri:

“İstikbalde din, sadece vicdana ait olacaktır. Fen ve tecrübe, onun yerini alacak…”

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat