"Seni mektupla da olsa öpmek büyük şey" diyor Ahmed Arif. Bu yüzden naftalin kokulu mektuplar gönderdim sana...
Sevgilim, Kokun ne kadar da İstanbul... İçime çekerken seni esip geçiyor içimde hatıralar. Dokunuşların dalgalanıyor yüreğimde. Umuttur, gözlerinin ormanında koşmak delice, ve ellerinin beyazlığını gündüz bilmek senin.. Sen yine de gözyaşlarını gece, hüznünü katran karası et günlerime. Hiç şikayet etmem, Ve bilesin ben ne kadar özlersem o kadar da aşık olurum sana hanım eli kokarken bahçelerde, bir bardak çayın deminde özlemini solurken... Seni anlatırken yüreğimdeki İstanbul'a.
"Seni mektupla da olsa öpmek büyük şey" diyor Ahmed Arif. Bu yüzden naftalin kokulu mektuplar gönderdim sana...
Sevgilim, Kokun ne kadar da İstanbul... İçime çekerken seni esip geçiyor içimde hatıralar. Dokunuşların dalgalanıyor yüreğimde. Umuttur, gözlerinin ormanında koşmak delice, ve ellerinin beyazlığını gündüz bilmek senin.. Sen yine de gözyaşlarını gece, hüznünü katran karası et günlerime. Hiç şikayet etmem, Ve bilesin ben ne kadar özlersem o kadar da aşık olurum sana hanım eli kokarken bahçelerde, bir bardak çayın deminde özlemini solurken... Seni anlatırken yüreğimdeki İstanbul'a.