Tarikat kolları, ülkemizde üzerinde en az çalışma ypaılmış konuların başında gelir. Üstelik doğru ve güneydoğudaki tarikat kolları üzerinde şimdiye kadar sadre şifa bir tek eser yazılmamıştır desek mübalağa olmaz. Elinizdeki eser, Nakşibendi tarikatının, Seyyid Taha-i Nehri'den Şeyh Ahmed el Haznevi'ye kadar uzanan Halidi kolu üzerinde yapılmış en mufassal ve tek çalışmadır.
Eser için, uzun yıllar bu kolda tesbit edilen isimlerin nesillerine ulaşmak için çalışılmış ve imkanlar ölçüsünde nesillerinn bulunduğu tüm şehir, kaza ve köylere gidilerek ailelerle görüşülüp bilgiler alınmıştır. Bunun yanısıra, Osmanlı Arşivleri, Meşihhat arşivi ve bu konuda yazılmış yazma ve basma eserlerden de yararlanılmıştır.
Tarikat kolları, ülkemizde üzerinde en az çalışma ypaılmış konuların başında gelir. Üstelik doğru ve güneydoğudaki tarikat kolları üzerinde şimdiye kadar sadre şifa bir tek eser yazılmamıştır desek mübalağa olmaz. Elinizdeki eser, Nakşibendi tarikatının, Seyyid Taha-i Nehri'den Şeyh Ahmed el Haznevi'ye kadar uzanan Halidi kolu üzerinde yapılmış en mufassal ve tek çalışmadır.
Eser için, uzun yıllar bu kolda tesbit edilen isimlerin nesillerine ulaşmak için çalışılmış ve imkanlar ölçüsünde nesillerinn bulunduğu tüm şehir, kaza ve köylere gidilerek ailelerle görüşülüp bilgiler alınmıştır. Bunun yanısıra, Osmanlı Arşivleri, Meşihhat arşivi ve bu konuda yazılmış yazma ve basma eserlerden de yararlanılmıştır.