Elinizdeki bu çalışma Türkçe kaynaklarda varolan bir boşluğu doldurmak üzere tasarlandı. İtibar ve kurumsal iletişim konularında şüphesiz Türkçe kaynaklar bulunmaktadır. Bunların bir bölümü makale bir bölümü ise kuramsal çalışmalar şeklinde veri tabanlarında ya da raflardaki yerini almıştır. Ancak bu kitap, kuram ile uygulamayı özellikle ölçüm boyutunda birleştiren ilk çalışma niteliğini taşımaktadır.
Ayrıca kitapta dilimize uyarlanmış, geçerliliği ve güvenirliği sınanmış bir ölçeğe yer verilmesi, ölçüm öncesinde hangi değişkenlerin önemli olduğunu örneklerle okuyucuya sunulması ayrıca kurumsal ve ürün temelli reklamların gündem oluşturmadaki önemini analiz etmesi bakımından da önem taşımaktadır. Kitap iki farklı araştırma yöntemini içinde barındırması ve bu yöntemlerle yapılan analizler sonucunda uygulamaya dönük çıkarımlar sağlaması açısından da önemli bir yere sahiptir.
Bu çalışma, retorik analiz gibi niteliksel bir yöntemle, ölçek gibi sayısal bir yöntemin nasıl birlikte kullanılabileceğine ilişkin örnek oluşturmakta ve literatüre bu anlamda da bir katkı sağladığı düşünülmektedir. Kitabın dili olabildiğince kolay anlaşılır tutulmaya çalışıldı. Bu çalışmadan akademisyenlerin olduğu kadar, uygulamacıların ve konu ile ilgilenen herkesin faydalanabilmesi umulmaktadır.
Elinizdeki bu çalışma Türkçe kaynaklarda varolan bir boşluğu doldurmak üzere tasarlandı. İtibar ve kurumsal iletişim konularında şüphesiz Türkçe kaynaklar bulunmaktadır. Bunların bir bölümü makale bir bölümü ise kuramsal çalışmalar şeklinde veri tabanlarında ya da raflardaki yerini almıştır. Ancak bu kitap, kuram ile uygulamayı özellikle ölçüm boyutunda birleştiren ilk çalışma niteliğini taşımaktadır.
Ayrıca kitapta dilimize uyarlanmış, geçerliliği ve güvenirliği sınanmış bir ölçeğe yer verilmesi, ölçüm öncesinde hangi değişkenlerin önemli olduğunu örneklerle okuyucuya sunulması ayrıca kurumsal ve ürün temelli reklamların gündem oluşturmadaki önemini analiz etmesi bakımından da önem taşımaktadır. Kitap iki farklı araştırma yöntemini içinde barındırması ve bu yöntemlerle yapılan analizler sonucunda uygulamaya dönük çıkarımlar sağlaması açısından da önemli bir yere sahiptir.
Bu çalışma, retorik analiz gibi niteliksel bir yöntemle, ölçek gibi sayısal bir yöntemin nasıl birlikte kullanılabileceğine ilişkin örnek oluşturmakta ve literatüre bu anlamda da bir katkı sağladığı düşünülmektedir. Kitabın dili olabildiğince kolay anlaşılır tutulmaya çalışıldı. Bu çalışmadan akademisyenlerin olduğu kadar, uygulamacıların ve konu ile ilgilenen herkesin faydalanabilmesi umulmaktadır.