Fatih Sultan Mehmed'in, İstanbul'u fethinden sonra "Millet Sistemi" adıyla teşkilatlandırdığı Osmanlı gayrimüslimleri 1839 Tanzimat Fermanı'na kadar birçok alanda Müslümanlardan ayrıldılar. İdari görevlere getirilmemelerine rağmen her daim Osmanlı sarayında yer alan gayrimüslimler, kendi içlerinde aristokrat sınıflar yaratabildiler. Tanzimat ve Islahat Fermanları'ndan sonraysa gayrimüslimler de memur ve idareciler olarak Osmanlı bürokrasisinde yer alarak Paşa ve Vezir rütbelerine kadar yükseldiler, bakanlıklar ve müsteşarlıklar yaptılar. Mustafa Reşid Paşa, Ali Paşa, Keçecizade Fuad Paşa, ne derece Osmanlıysa, Ermeni; Artin Dadyan Paşa, Agop Kazazyan Paşa, Yahudi İzak Molho Paşa, banker Kamondo Ailesi de o derece Osmanlı kimliği ile bütünleşmişler ve 19. yüzyıl Osmanlı tarihini beraber inşa etmişlerdir. Saro Dadyan, bu eserinde Osmanlı gayrimüslimlerinin hem kendi cemaat içindeki yaşantılarını, çekişmelerini, hem de gayrimüslimlerin toplumun geneliyle olan ilişkilerini, Osmanlı imparatorluğunun kozmopolit yapısını sade bir dille okuyuculara sunmakta, resmi tarihin dışında Osmanlı toplumuna, tarihinde bir de gayrimüslim cemaatlerin gözüyle bakılmasını sağlamaktadır.
Fatih Sultan Mehmed'in, İstanbul'u fethinden sonra "Millet Sistemi" adıyla teşkilatlandırdığı Osmanlı gayrimüslimleri 1839 Tanzimat Fermanı'na kadar birçok alanda Müslümanlardan ayrıldılar. İdari görevlere getirilmemelerine rağmen her daim Osmanlı sarayında yer alan gayrimüslimler, kendi içlerinde aristokrat sınıflar yaratabildiler. Tanzimat ve Islahat Fermanları'ndan sonraysa gayrimüslimler de memur ve idareciler olarak Osmanlı bürokrasisinde yer alarak Paşa ve Vezir rütbelerine kadar yükseldiler, bakanlıklar ve müsteşarlıklar yaptılar. Mustafa Reşid Paşa, Ali Paşa, Keçecizade Fuad Paşa, ne derece Osmanlıysa, Ermeni; Artin Dadyan Paşa, Agop Kazazyan Paşa, Yahudi İzak Molho Paşa, banker Kamondo Ailesi de o derece Osmanlı kimliği ile bütünleşmişler ve 19. yüzyıl Osmanlı tarihini beraber inşa etmişlerdir. Saro Dadyan, bu eserinde Osmanlı gayrimüslimlerinin hem kendi cemaat içindeki yaşantılarını, çekişmelerini, hem de gayrimüslimlerin toplumun geneliyle olan ilişkilerini, Osmanlı imparatorluğunun kozmopolit yapısını sade bir dille okuyuculara sunmakta, resmi tarihin dışında Osmanlı toplumuna, tarihinde bir de gayrimüslim cemaatlerin gözüyle bakılmasını sağlamaktadır.