Amerikalı yazar Nathaniel Hawthorne, çağdaş Amerikan öykücülüğünün ilk klasik örneklerini vermişti. Poe’dan Fitzgerald’a, Hemingway’den Faulkner’a uzanan bu büyük öykü geleneğinin beslendiği mitsel ve toplumsal kaynakları araştırmaya başlamak için Hawthorne önemli bir çıkış noktası.
Hawthorne’un öykülerindeki ürkütücü arka plan, kaynağını Amerika’nın tekinsiz, karmaşık geçmişinden alıyor kuskusuz. Bunun yanında, bireyin burada yaşadığı içsel gerilim, öykü sanatının Hawthorne’un elinde parlamasını sağlıyor. Rappaccini’nin Kızı, bu usta öykücünün en ünlü öykülerinden biri. Öykünün kahramanı Beatrice, güzelliğinin ardındaki zehir nedeniyle çevresinden soyutlanmış saflığı temsil ediyor. Öykü başka sanatlara da ilham vermiş; operada, sinemada karşılığını bulmuş. Hawthorne’un bu etkileyici uzunöyküsünü, Zeynep Avcı’nın titiz çevirisiyle sunuyoruz.
Amerikalı yazar Nathaniel Hawthorne, çağdaş Amerikan öykücülüğünün ilk klasik örneklerini vermişti. Poe’dan Fitzgerald’a, Hemingway’den Faulkner’a uzanan bu büyük öykü geleneğinin beslendiği mitsel ve toplumsal kaynakları araştırmaya başlamak için Hawthorne önemli bir çıkış noktası.
Hawthorne’un öykülerindeki ürkütücü arka plan, kaynağını Amerika’nın tekinsiz, karmaşık geçmişinden alıyor kuskusuz. Bunun yanında, bireyin burada yaşadığı içsel gerilim, öykü sanatının Hawthorne’un elinde parlamasını sağlıyor. Rappaccini’nin Kızı, bu usta öykücünün en ünlü öykülerinden biri. Öykünün kahramanı Beatrice, güzelliğinin ardındaki zehir nedeniyle çevresinden soyutlanmış saflığı temsil ediyor. Öykü başka sanatlara da ilham vermiş; operada, sinemada karşılığını bulmuş. Hawthorne’un bu etkileyici uzunöyküsünü, Zeynep Avcı’nın titiz çevirisiyle sunuyoruz.