Naciye Neyyal Hanımefendi "Biren" (1875-1960) İstanbul, Çamlıca'da dünyaya gelmiş, kendisine evde tarih, edebiyat vs. öğretilmiş, bir Fransız mektebinde okumak arzusuna, zamanın şartlarından dolayı pek kısa zamanda son verilmiş, buna rağmen, Fransızcayı kendi gayretiyle öğrenebilmiş ve her sahada kendini yetiştirmiştir. Naciye Neyyal Hanımefendi Sanayi-i Nefise Mektebinin (Şimdi Mimar Sinan Üniversitesi) Avrupa'dan getirttiği Salvatore Valeri'den yağlıboya resim dersleri almış ve portre ressamı olarak pek çok kıymetli eser meydana getirmiştir. Naciye Neyyal Hanımefendi, eşi Tevfik Bey'in mutasarrıf olarak gittiği Kudüs'te ve sonra valilikte bulunduğu Selânik, Konya, Bursa ve Ankara'da, dikkatli bir müşahid sıfatıyla intibalarını kaydetmiş, nihayet İstanbul'a yerleştiklerinde enteresan bulduğu her hadiyesi tedkik ve müşahedeleri neticesinde bu Hatıratı telif etmiştir.
Naciye Neyyal Hanımefendi "Biren" (1875-1960) İstanbul, Çamlıca'da dünyaya gelmiş, kendisine evde tarih, edebiyat vs. öğretilmiş, bir Fransız mektebinde okumak arzusuna, zamanın şartlarından dolayı pek kısa zamanda son verilmiş, buna rağmen, Fransızcayı kendi gayretiyle öğrenebilmiş ve her sahada kendini yetiştirmiştir. Naciye Neyyal Hanımefendi Sanayi-i Nefise Mektebinin (Şimdi Mimar Sinan Üniversitesi) Avrupa'dan getirttiği Salvatore Valeri'den yağlıboya resim dersleri almış ve portre ressamı olarak pek çok kıymetli eser meydana getirmiştir. Naciye Neyyal Hanımefendi, eşi Tevfik Bey'in mutasarrıf olarak gittiği Kudüs'te ve sonra valilikte bulunduğu Selânik, Konya, Bursa ve Ankara'da, dikkatli bir müşahid sıfatıyla intibalarını kaydetmiş, nihayet İstanbul'a yerleştiklerinde enteresan bulduğu her hadiyesi tedkik ve müşahedeleri neticesinde bu Hatıratı telif etmiştir.