Roman ve hikâye türünün gelişmesi ve yaygınlaşmasında önemli bir rol oynayan Ahmet Mithat Efendi, konu bakımından tekrara düşmemek, okurların ilgisini sürekli canlı tutmak ve estetik anlamda ideali yakalamak adına edebiyatımızda bir dizi kurgusal ve teknik tecrübeler ortaya koymuştur. Bu arayışlar Rikalda yahut Amerika'da Vahşet Âlemi adlı romanında da devam etmiştir. Önceki romanlarında İstanbul'dan Hindistan'a, Paris'ten Filistin'e, Cezayir'den Mezopotamya'ya kadar geniş bir coğrafyayı mekân olarak seçtiğini ve okuyucularını çeşitli iklimlerde gezdirdiğini belirten Ahmet Mithat Efendi, romanın önsözünde bu romanın yazılmasında etkili olan düşüncelerini dile getirmiştir. “Eski Dünya”nın bütün yönlerini okuyucularına sunan yazar “Yeni Dünya” olan Amerika kıtasına henüz zihnî bir seyahat yapmamış olmayı bir eksiklik olarak görmüş ve bu romanı yazmaya karar vermiştir. Okuyucularına, daha önce fikir sahibi olmadıkları bir âlemin kapılarını açma düşüncesi bu romanın hareket noktasını oluşturmuştur.
Roman ve hikâye türünün gelişmesi ve yaygınlaşmasında önemli bir rol oynayan Ahmet Mithat Efendi, konu bakımından tekrara düşmemek, okurların ilgisini sürekli canlı tutmak ve estetik anlamda ideali yakalamak adına edebiyatımızda bir dizi kurgusal ve teknik tecrübeler ortaya koymuştur. Bu arayışlar Rikalda yahut Amerika'da Vahşet Âlemi adlı romanında da devam etmiştir. Önceki romanlarında İstanbul'dan Hindistan'a, Paris'ten Filistin'e, Cezayir'den Mezopotamya'ya kadar geniş bir coğrafyayı mekân olarak seçtiğini ve okuyucularını çeşitli iklimlerde gezdirdiğini belirten Ahmet Mithat Efendi, romanın önsözünde bu romanın yazılmasında etkili olan düşüncelerini dile getirmiştir. “Eski Dünya”nın bütün yönlerini okuyucularına sunan yazar “Yeni Dünya” olan Amerika kıtasına henüz zihnî bir seyahat yapmamış olmayı bir eksiklik olarak görmüş ve bu romanı yazmaya karar vermiştir. Okuyucularına, daha önce fikir sahibi olmadıkları bir âlemin kapılarını açma düşüncesi bu romanın hareket noktasını oluşturmuştur.