"Romantizm, Pragmatizm ve Dekonstrüksiyon" Coleridge, Shelley ve Alman ironistlerin formüle ettikleri bir felsefi akım olarak romantizmin; "aklın tiranlığını" anti-düalist bir felsefe adına reddeden bir akım olarak romantizmin arka bahçesini yorumlama girişiminde bulunuyor. William James ve John Dewey'nin felsefesine meydan okumaları, bu arka bahçe önünde, metafiziğin ve geleneksel edebiyat teorisinin geç post-yapısalcı dekonstrüksiyonlarını dikkate alarak tartışıyor. Derrida'nın yazılarının romantizm ve pragmatizmle bağlantısını kurarken, Dewey'nin felsefesini ve dile vukuflarını hem Coleridge hem de Derrida ile ilişkileri dahilinde ele alıyor. Post-yapısalcılığa tepki durumundaki "yeni tarihselciliği düalist düşünceye dönüş ve felsefenin, romantizmin, pragmatizmin ve dekonstrüksiyonun özgürleştirici eleştirisinin "unutuluşu" olarak sorguluyor. "Romantizm, Pragmatizm ve Dekonstrüksiyon" birbirleriyle alakasız ve kimi durumda karşıt izlenimi bırakan farklı büyük felsefe geleneklerinin (romantik, pragmatist ve dekonstrüksiyonist geleneklerin) bağlantılarını kuran ve bahis konusu gelenekleri bu bağlantılar çerçevesinde tartışan bir metin; yalnızca felsefeciler için değil, özellikle edebiyat teorisiyle uğraşanlar için de vazgeçilmez bir kitap. Dil ve edebiyat hakkında düşünenlerin kitabı. Çok az kitap dekonstrüksiyonu bu kadar açık biçimde gözler önüne serebilir. Kuşatıcı, akıcı, kolay, anlaşılır bir metin; Kathleen M. Wheeler okuru düşünme ufuklarında dolaştırarak, bilinmeyenin ufuklarında dolaştırıyor.
"Romantizm, Pragmatizm ve Dekonstrüksiyon" Coleridge, Shelley ve Alman ironistlerin formüle ettikleri bir felsefi akım olarak romantizmin; "aklın tiranlığını" anti-düalist bir felsefe adına reddeden bir akım olarak romantizmin arka bahçesini yorumlama girişiminde bulunuyor. William James ve John Dewey'nin felsefesine meydan okumaları, bu arka bahçe önünde, metafiziğin ve geleneksel edebiyat teorisinin geç post-yapısalcı dekonstrüksiyonlarını dikkate alarak tartışıyor. Derrida'nın yazılarının romantizm ve pragmatizmle bağlantısını kurarken, Dewey'nin felsefesini ve dile vukuflarını hem Coleridge hem de Derrida ile ilişkileri dahilinde ele alıyor. Post-yapısalcılığa tepki durumundaki "yeni tarihselciliği düalist düşünceye dönüş ve felsefenin, romantizmin, pragmatizmin ve dekonstrüksiyonun özgürleştirici eleştirisinin "unutuluşu" olarak sorguluyor. "Romantizm, Pragmatizm ve Dekonstrüksiyon" birbirleriyle alakasız ve kimi durumda karşıt izlenimi bırakan farklı büyük felsefe geleneklerinin (romantik, pragmatist ve dekonstrüksiyonist geleneklerin) bağlantılarını kuran ve bahis konusu gelenekleri bu bağlantılar çerçevesinde tartışan bir metin; yalnızca felsefeciler için değil, özellikle edebiyat teorisiyle uğraşanlar için de vazgeçilmez bir kitap. Dil ve edebiyat hakkında düşünenlerin kitabı. Çok az kitap dekonstrüksiyonu bu kadar açık biçimde gözler önüne serebilir. Kuşatıcı, akıcı, kolay, anlaşılır bir metin; Kathleen M. Wheeler okuru düşünme ufuklarında dolaştırarak, bilinmeyenin ufuklarında dolaştırıyor.