2006 sonunda “Rusya Stratejik Araştırmalar” adıyla yayınlanan birinci cildinin okuyucudan bulduğu ilgi, bizi bu derlemenin ikinci cildini yayınlamaya sevk etti. Belli bir konuda makale derlemesi yaparak yayınlamak bizde sıkça rastlanan bir yayın türü. Ancak, daha az rastlanan bu derlemelerin periyodik olarak her yıl yayınlanması. “Rusya Derlemeleri” bu geleneği ülkemize getirmeyi ve editörün birinci akademik ilgi alanı olan Rusya özelinde bir gelenek başlatmayı hedeflemektedir.
Elinizde bulunan bu derlemede, bir öncekinden farklı olarak, ilgi alanımızı genişletmeye, terörle mücadele ve enerji gibi sık sık gündeme gelen konuların yanısıra, Rusya'nın dış politikasında önemli gündem maddelerinden olan ABD ile ilişkiler, Kafkasya ve Ortaasya politikalarını ele alınmaya çalışıldı. Dış politikanın muharebe alanlarında verilen sessiz mücadelenin bir parçası olan Dünya Ticaret Örügütü'ne üyelik çabalarına, Türkiye ile ilişkilerde girilen yeni döneme dikkat çekilmeye çalışıldı. Rusya'nın dimdik ayakta durmasını sağlayan devletçilik anlayışı, mali politikaları, Putin'in son dönemde çok önem verdiği nüfus politikası da iç gündem açısından ele alınan konular arasında yer aldı. Bu derlemede bir öncekinden farklı olarak dil ve tarih konularına da yer verdik. Rusya müslümanları ile Osmanlı Devleti'nin ilişkileri, Rusya 'nın Kafkasya'ya hakim olması, Altayca ile Rusya arasındaki etkileşim ve tabi artık tarih olarak ele alınmakta olan Sovyet dönemi Ortaasya politikası gündemimize giren konulardan.
Bu derleme çalışmaları sırasında bir kez daha gördük ki, tv kanallarının gündemine bir Rusya haberi düştüğünde ingilizce kaynaklardan birşeyler okuyup yorum yapan popüler yorumcularımızın dışında, Rusya'yı Rusça kaynaklardan, hem de çok değişik yönleriyle sürekli olarak takip eden ve akademik çalışmalar yapan genç bir akademisyen nesil hızla yetişiyor. Bu derleme aynı zamanda, bu genç akademisyenlerin önünü açma, onları hakettikleri konuma taşıma adına küçük bir çaba olarak da algılanmalıdır.
Son olarak, bilim hayatımıza çok önemli katkılar yapan TASAM yöneticilerine, kar kaygısı gütmeden, sırf akademik kaygılarla bu ikinci derlemeyi de basmış olmaları sebebiyle teşekkürü bir borç biliyorum, akademik hayata bunca katkı yapan bu kuruluşa, akdemisyenlermizin de günü geldiğnde vefa borçlarını ödeyeceğinden emin olarak...
Hocalarımızın ve okuyucularımızın eleştirilerinin bize ileriki çalışmalarımızda yön verici ve hatalarımızı düzeltici olacağını belirterek, sizi Rusya Çalışmaları'nın o engin ve bir o kadar da ilginç dünyasıyla başbaşa bırakıyorum.
-Dr. İhsan ÇOMAK
2006 sonunda “Rusya Stratejik Araştırmalar” adıyla yayınlanan birinci cildinin okuyucudan bulduğu ilgi, bizi bu derlemenin ikinci cildini yayınlamaya sevk etti. Belli bir konuda makale derlemesi yaparak yayınlamak bizde sıkça rastlanan bir yayın türü. Ancak, daha az rastlanan bu derlemelerin periyodik olarak her yıl yayınlanması. “Rusya Derlemeleri” bu geleneği ülkemize getirmeyi ve editörün birinci akademik ilgi alanı olan Rusya özelinde bir gelenek başlatmayı hedeflemektedir.
Elinizde bulunan bu derlemede, bir öncekinden farklı olarak, ilgi alanımızı genişletmeye, terörle mücadele ve enerji gibi sık sık gündeme gelen konuların yanısıra, Rusya'nın dış politikasında önemli gündem maddelerinden olan ABD ile ilişkiler, Kafkasya ve Ortaasya politikalarını ele alınmaya çalışıldı. Dış politikanın muharebe alanlarında verilen sessiz mücadelenin bir parçası olan Dünya Ticaret Örügütü'ne üyelik çabalarına, Türkiye ile ilişkilerde girilen yeni döneme dikkat çekilmeye çalışıldı. Rusya'nın dimdik ayakta durmasını sağlayan devletçilik anlayışı, mali politikaları, Putin'in son dönemde çok önem verdiği nüfus politikası da iç gündem açısından ele alınan konular arasında yer aldı. Bu derlemede bir öncekinden farklı olarak dil ve tarih konularına da yer verdik. Rusya müslümanları ile Osmanlı Devleti'nin ilişkileri, Rusya 'nın Kafkasya'ya hakim olması, Altayca ile Rusya arasındaki etkileşim ve tabi artık tarih olarak ele alınmakta olan Sovyet dönemi Ortaasya politikası gündemimize giren konulardan.
Bu derleme çalışmaları sırasında bir kez daha gördük ki, tv kanallarının gündemine bir Rusya haberi düştüğünde ingilizce kaynaklardan birşeyler okuyup yorum yapan popüler yorumcularımızın dışında, Rusya'yı Rusça kaynaklardan, hem de çok değişik yönleriyle sürekli olarak takip eden ve akademik çalışmalar yapan genç bir akademisyen nesil hızla yetişiyor. Bu derleme aynı zamanda, bu genç akademisyenlerin önünü açma, onları hakettikleri konuma taşıma adına küçük bir çaba olarak da algılanmalıdır.
Son olarak, bilim hayatımıza çok önemli katkılar yapan TASAM yöneticilerine, kar kaygısı gütmeden, sırf akademik kaygılarla bu ikinci derlemeyi de basmış olmaları sebebiyle teşekkürü bir borç biliyorum, akademik hayata bunca katkı yapan bu kuruluşa, akdemisyenlermizin de günü geldiğnde vefa borçlarını ödeyeceğinden emin olarak...
Hocalarımızın ve okuyucularımızın eleştirilerinin bize ileriki çalışmalarımızda yön verici ve hatalarımızı düzeltici olacağını belirterek, sizi Rusya Çalışmaları'nın o engin ve bir o kadar da ilginç dünyasıyla başbaşa bırakıyorum.
-Dr. İhsan ÇOMAK
