Rüzgârlar Dile Gelse, kaybetmeye, aramaya, kaybedileni yeniden bulmaya dair içe doğru yapılan zorlu ve derin bir yolculuğun hikâyesi.
Elvin Göncü, kalbimizden sökülüp atılan her bir parçayı tek tek toplamaya karar verip, kendimizi yeniden inşa etmeyi ve özümüze dönmeyi başardığımızda huzura kavuşabileceğimizi söylüyor.
Bu uzun ve çetrefilli yoldaki en büyük dayanağımız ise, elbette “Aşk”ın tılsımı.
“Bu hayatta en güzel şey nedir bilir misin evlat? İçine sokulduğumuz bu hayal âleminden uyanmaktır. Herkesin çok başarılı, çok akıllı, çok güzel, çok sağlıklı, çok sevilen olması gereken bir âlemden uyanmadıkça huzuru bulamayız. İnsan olmak bu değil, yaşamak bu değil.
Yağmurda ıslanmayı güneşte yanmak kadar sevmediğin sürece, kendini de etrafında gördüğün suretlerin kadar ve sana bahşedilen yaşamı korkusuzca tam bir teslimiyetle sevemediğin sürece, yaşıyorum diyemezsin.”
Rüzgârlar Dile Gelse, kaybetmeye, aramaya, kaybedileni yeniden bulmaya dair içe doğru yapılan zorlu ve derin bir yolculuğun hikâyesi.
Elvin Göncü, kalbimizden sökülüp atılan her bir parçayı tek tek toplamaya karar verip, kendimizi yeniden inşa etmeyi ve özümüze dönmeyi başardığımızda huzura kavuşabileceğimizi söylüyor.
Bu uzun ve çetrefilli yoldaki en büyük dayanağımız ise, elbette “Aşk”ın tılsımı.
“Bu hayatta en güzel şey nedir bilir misin evlat? İçine sokulduğumuz bu hayal âleminden uyanmaktır. Herkesin çok başarılı, çok akıllı, çok güzel, çok sağlıklı, çok sevilen olması gereken bir âlemden uyanmadıkça huzuru bulamayız. İnsan olmak bu değil, yaşamak bu değil.
Yağmurda ıslanmayı güneşte yanmak kadar sevmediğin sürece, kendini de etrafında gördüğün suretlerin kadar ve sana bahşedilen yaşamı korkusuzca tam bir teslimiyetle sevemediğin sürece, yaşıyorum diyemezsin.”