“Hüzün olgunlaştırır,
kaybetmek sabrı öğretir”
Bazen iyimserlik, bazen kötümserlik. Bazen kanaat, bazen doyumsuzluk. Bazen mutluluk, bazen keder…
Ve işte böylece düşersin bir girdaba. Çözümsüzlük girdabına. Yaşarsın en büyük acıları, kederleri, mutsuzluğu, ikilemi…
Ne yapacağını bilemez halde divane gibi vurursun başını duvarlara…
Ve çözüm ararsın, dünyayı alt üst edersin. Kimlere nerelere gitmezsin ki! Ama yoksa bir rehberin, yoksa kılavuzun, yoksa hakikatin anahtarı elinde, kalakalırsın öylece şaşkın ve ne yaptığını bilmeden…
Ama varsa doğru rehberin, peşinden gidersin. Bilirsin, anlarsın ve inanırsın. O var! O! En büyük güç!
O güç, Allah! Yar olan, yaren olan Allah!
Kısacası, Allah var!
O halde, “Sabır Ver Allah'ım” de ve Mucib olan Allah'a yönel!
“Hüzün olgunlaştırır,
kaybetmek sabrı öğretir”
Bazen iyimserlik, bazen kötümserlik. Bazen kanaat, bazen doyumsuzluk. Bazen mutluluk, bazen keder…
Ve işte böylece düşersin bir girdaba. Çözümsüzlük girdabına. Yaşarsın en büyük acıları, kederleri, mutsuzluğu, ikilemi…
Ne yapacağını bilemez halde divane gibi vurursun başını duvarlara…
Ve çözüm ararsın, dünyayı alt üst edersin. Kimlere nerelere gitmezsin ki! Ama yoksa bir rehberin, yoksa kılavuzun, yoksa hakikatin anahtarı elinde, kalakalırsın öylece şaşkın ve ne yaptığını bilmeden…
Ama varsa doğru rehberin, peşinden gidersin. Bilirsin, anlarsın ve inanırsın. O var! O! En büyük güç!
O güç, Allah! Yar olan, yaren olan Allah!
Kısacası, Allah var!
O halde, “Sabır Ver Allah'ım” de ve Mucib olan Allah'a yönel!