Şarık Tara'nın hayatı…
" 1930 yılında Üsküp'te doğdum. Ailemin imkânları genişti, mürebbiyeler ve hizmetliler arasında el üstünde tutularak büyüdüm. Güzel bir çocukluk yaşadım. İkinci Dünya Savaşı başlayınca ailem beni 12 yaşındayken Bulgar pasaportuyla İstanbul'a dayımın yanına gönderdi. Birdenbire varlıktan adeta yokluğa yuvarlandım. Ailem ancak iki yıl sonra yanıma gelebildi. İstanbul'da zor şartlar altında yaşamımızı sürdürdük. Annem, babam bu dönemde birçok şeyden fedakârlık ettiler ama çocuklarının eğitiminden asla. Bizim iyi bir eğitim almamız için ellerinden geleni yaptılar. Lise yıllarından itibaren ben de çalışarak aile bütçesine katkıda bulundum.
İnşaat mühendisi olmak istiyordum, onun için İTÜ'yü tercih ettim. İTÜ'lü olmak benim bütün hayatımın gidişatını belirledi. 1957 yılında sınıf arkadaşım, yakın dostum ve eniştem Sadi Gülçelik'le birlikte Enka'yı kurdum. Enka'yı bir dünya şirketi yapmak için çok çalıştım ve muvaffak oldum. "
Şarık Tara'nın hayatı…
" 1930 yılında Üsküp'te doğdum. Ailemin imkânları genişti, mürebbiyeler ve hizmetliler arasında el üstünde tutularak büyüdüm. Güzel bir çocukluk yaşadım. İkinci Dünya Savaşı başlayınca ailem beni 12 yaşındayken Bulgar pasaportuyla İstanbul'a dayımın yanına gönderdi. Birdenbire varlıktan adeta yokluğa yuvarlandım. Ailem ancak iki yıl sonra yanıma gelebildi. İstanbul'da zor şartlar altında yaşamımızı sürdürdük. Annem, babam bu dönemde birçok şeyden fedakârlık ettiler ama çocuklarının eğitiminden asla. Bizim iyi bir eğitim almamız için ellerinden geleni yaptılar. Lise yıllarından itibaren ben de çalışarak aile bütçesine katkıda bulundum.
İnşaat mühendisi olmak istiyordum, onun için İTÜ'yü tercih ettim. İTÜ'lü olmak benim bütün hayatımın gidişatını belirledi. 1957 yılında sınıf arkadaşım, yakın dostum ve eniştem Sadi Gülçelik'le birlikte Enka'yı kurdum. Enka'yı bir dünya şirketi yapmak için çok çalıştım ve muvaffak oldum. "