Yirmi ikinci yüzyılın başında Orta Krallık Chung Kuo artık daha fazla anlam ifade ediyordu. Yüzyıldan uzun süredir Han imparatorluğu tüm dünyayı kuşatmış, Dünya'nın otuz altı milyarlık dev nüfusu tüm kıtalara yayılan üç yüz kademeli uçsuz bucaksız, kovan benzeri şehirlerde yaşamaktaydı. Yediler Konseyi -her biri kadim imparatorların en kudretlisinden daha güçlü Han beyleri, T'ang'ler- Chung Kuo'yu demir yumrukla idare ediyor, Değişimi sona erdirmek ve Büyük Cark'ın dönüşünü durdurmuş olmakla övünüyorlardı. Fakat geçmişin kavramları olduğu sanılan savaş, aclık ve siyasi istikrarsızlık Chung Kuo'ya intikam hırsıyla geri dönmüştü.
Genç tacirlerin oluşturduğu yeni bir nesil, temelde Hung Mao ya da Batıcılardan oluşan Diasporacılar, Yedilerin iktidarına meydan okumakta, Han istikrarı nın köşe taşını oluşturan Teknolojik Kontrol Düzenlemesi'nin ortadan kaldırılmasını ve Batı'nın kontrolsüz ilerleme ülküsüne dönülmesini talep ediyordu. İki tarafa yönelik suikastlarla karşı karşıyayken bir fırtınanın kopması şaşırtıcı değildi. Diasporacıların uzay gemisi Yeni Umut'un yok edilmesi “Savaş olmayan savaş”ın başlangıcını, Şehrin tüm kademelerinde yaşanan ensest bir iktidar catışmasını işaret ediyordu. Bu savaşı kazanan Yediler oldu. Fakat ne pahasına. Güçleri aniden tükenmiş, tüm tarih boyunca olduklarından daha da güçsüz düşmüştüler ve en deneyimli dört üyeleri altı yıl içinde uzay boşluğunda hayatlarını kaybetmişti. Onların yerine gelen T'ang'ler deneyimsiz gençler olurken daha yaşlı T'ang'ler bir zamanlar sahip oldukları güveni ve katiyeti kaybetti.
Savaş öncesinde yaşanan uzun barış döneminde Yediler'in iktidarı sınanamaz görünmekteydi. Ancak şimdi… Diasporacılar için de bedelleri olan bir savaştı bu. Beş yıllık mücadele sonunda en önemli liderlerinin bircoğunu kaybettiler ve iki binden fazla Diasporacı infaz edildi. Büyük şirketlerinin yüz on sekizi battı, malları ve varlıkları na Yediler tarafından el kondu. Dahası, bu davaya inandıkları için yüz binlercesi “kademelerden aşağıya” sürüldü.
Ne var ki, Savaş gelecekteki daha büyük kargaşaların sadece küçük bir ilk işaretinden ibaretti zira Şehrin alt kademelerinde, Ağ'ın altında kalan kanunsuz bölgelerde ve hemen üzerindeki aşırı kalabalık katlarda, Savaş sırasında ortaya çıkandan daha karanlık daha derin yeni huzursuzluk dalgaları yayılmaya başlıyordu. Durmaksızın artan nüfusun yarattığı baskılardan kıvılcım alan bu dalgalar Chung Kuo'yu tamamen paramparça etmekle tehdit ediyordu…
Yeni Dünya Kuruldu
“Kesinlikle sıra dışı... Bilimkurgu İngiliz Proust'un ellerinde” Brian Aldiss
“Muhteşem... İyi kurgulanmış bir evren, iyi işlenmiş karakterler ve bir an olsun dinmeyen bir aksiyon; Orwell'ın 1984'ünün ayrıntılarla süslenmiş müthiş bir kanaviçesi”
- Toronto Globe and Mail
Yirmi ikinci yüzyılın başında Orta Krallık Chung Kuo artık daha fazla anlam ifade ediyordu. Yüzyıldan uzun süredir Han imparatorluğu tüm dünyayı kuşatmış, Dünya'nın otuz altı milyarlık dev nüfusu tüm kıtalara yayılan üç yüz kademeli uçsuz bucaksız, kovan benzeri şehirlerde yaşamaktaydı. Yediler Konseyi -her biri kadim imparatorların en kudretlisinden daha güçlü Han beyleri, T'ang'ler- Chung Kuo'yu demir yumrukla idare ediyor, Değişimi sona erdirmek ve Büyük Cark'ın dönüşünü durdurmuş olmakla övünüyorlardı. Fakat geçmişin kavramları olduğu sanılan savaş, aclık ve siyasi istikrarsızlık Chung Kuo'ya intikam hırsıyla geri dönmüştü.
Genç tacirlerin oluşturduğu yeni bir nesil, temelde Hung Mao ya da Batıcılardan oluşan Diasporacılar, Yedilerin iktidarına meydan okumakta, Han istikrarı nın köşe taşını oluşturan Teknolojik Kontrol Düzenlemesi'nin ortadan kaldırılmasını ve Batı'nın kontrolsüz ilerleme ülküsüne dönülmesini talep ediyordu. İki tarafa yönelik suikastlarla karşı karşıyayken bir fırtınanın kopması şaşırtıcı değildi. Diasporacıların uzay gemisi Yeni Umut'un yok edilmesi “Savaş olmayan savaş”ın başlangıcını, Şehrin tüm kademelerinde yaşanan ensest bir iktidar catışmasını işaret ediyordu. Bu savaşı kazanan Yediler oldu. Fakat ne pahasına. Güçleri aniden tükenmiş, tüm tarih boyunca olduklarından daha da güçsüz düşmüştüler ve en deneyimli dört üyeleri altı yıl içinde uzay boşluğunda hayatlarını kaybetmişti. Onların yerine gelen T'ang'ler deneyimsiz gençler olurken daha yaşlı T'ang'ler bir zamanlar sahip oldukları güveni ve katiyeti kaybetti.
Savaş öncesinde yaşanan uzun barış döneminde Yediler'in iktidarı sınanamaz görünmekteydi. Ancak şimdi… Diasporacılar için de bedelleri olan bir savaştı bu. Beş yıllık mücadele sonunda en önemli liderlerinin bircoğunu kaybettiler ve iki binden fazla Diasporacı infaz edildi. Büyük şirketlerinin yüz on sekizi battı, malları ve varlıkları na Yediler tarafından el kondu. Dahası, bu davaya inandıkları için yüz binlercesi “kademelerden aşağıya” sürüldü.
Ne var ki, Savaş gelecekteki daha büyük kargaşaların sadece küçük bir ilk işaretinden ibaretti zira Şehrin alt kademelerinde, Ağ'ın altında kalan kanunsuz bölgelerde ve hemen üzerindeki aşırı kalabalık katlarda, Savaş sırasında ortaya çıkandan daha karanlık daha derin yeni huzursuzluk dalgaları yayılmaya başlıyordu. Durmaksızın artan nüfusun yarattığı baskılardan kıvılcım alan bu dalgalar Chung Kuo'yu tamamen paramparça etmekle tehdit ediyordu…
Yeni Dünya Kuruldu
“Kesinlikle sıra dışı... Bilimkurgu İngiliz Proust'un ellerinde” Brian Aldiss
“Muhteşem... İyi kurgulanmış bir evren, iyi işlenmiş karakterler ve bir an olsun dinmeyen bir aksiyon; Orwell'ın 1984'ünün ayrıntılarla süslenmiş müthiş bir kanaviçesi”
- Toronto Globe and Mail