Sekiz yaz boyunca feza başlarının üzerinde döndükten sonra Sam, Rüstem'in boylandığını ve güzel çehreli bir insan olduğunu öğrendiğinde yüreği onu görme hasretiyle doldu. Bu yüzden çocuğu görebilmek için ordusunu hazırlayarak Zabilistan'a geçti. Rüstem büyükbabasını karşılamaya bir savaş filinin üzerinde gitti. Sam'ı gördüğünde yere kapandı, dualar etti. Ardından Sam, Zal oğlu Rüstem'e övgüler yağdırdı.
Sonra Rüstem Sam'a şöyle dedi: "Ey pehlivan! Senin soyundan doğmuş olduğuma çok mutluyum, çünkü ne ziyafette ne de tembelce uyumakta gözüm var. Kahraman olmayı, ata binmeyi, zırh ve miğfer giyinmeyi, ok atmayı arzuluyorum. Düşmanları mağlup edeceğim, tıpkı senin gibi cesur olacağım."
Sekiz yaz boyunca feza başlarının üzerinde döndükten sonra Sam, Rüstem'in boylandığını ve güzel çehreli bir insan olduğunu öğrendiğinde yüreği onu görme hasretiyle doldu. Bu yüzden çocuğu görebilmek için ordusunu hazırlayarak Zabilistan'a geçti. Rüstem büyükbabasını karşılamaya bir savaş filinin üzerinde gitti. Sam'ı gördüğünde yere kapandı, dualar etti. Ardından Sam, Zal oğlu Rüstem'e övgüler yağdırdı.
Sonra Rüstem Sam'a şöyle dedi: "Ey pehlivan! Senin soyundan doğmuş olduğuma çok mutluyum, çünkü ne ziyafette ne de tembelce uyumakta gözüm var. Kahraman olmayı, ata binmeyi, zırh ve miğfer giyinmeyi, ok atmayı arzuluyorum. Düşmanları mağlup edeceğim, tıpkı senin gibi cesur olacağım."
