Baba çınar ağacı gibidir, meyvesi olmasa da gölgesi yeter. Beklenen bir ölümdü aslında, dedemin ölümü… Zaten altı yıldır hastaydı, bakıma muhtaçtı. Annem onunla bir çocuk gibi ilgilenirdi. Üstelik anneannem de felç geçirmişti. Annemin ebeveynlerinden biri felçli, diğeri Alzheimer hastasıydı. O sırada kendisi de elli altı yaşındaydı. Çok ağırdı imtihanı. Dizlerinin ağrılarını unutmuş, yılların yorgunluklarından dinlenme isteğini bir tarafa bırakmıştı. Çünkü anne babasının onun ilgisine ve bakımına ihtiyacı vardı. Dedemin ölüm döşeğinde olduğu haberini aldığımda memleketime gittim. Eve varmak üzereydim ki, arayıp son nefesini verdiğini söylediler. Odaya girdiğimde herkes ağlıyordu; ama annemin acısı bambaşkaydı. Karşımda sanki yetim kalmış bir kız çocuğu vardı.
Baba çınar ağacı gibidir, meyvesi olmasa da gölgesi yeter. Beklenen bir ölümdü aslında, dedemin ölümü… Zaten altı yıldır hastaydı, bakıma muhtaçtı. Annem onunla bir çocuk gibi ilgilenirdi. Üstelik anneannem de felç geçirmişti. Annemin ebeveynlerinden biri felçli, diğeri Alzheimer hastasıydı. O sırada kendisi de elli altı yaşındaydı. Çok ağırdı imtihanı. Dizlerinin ağrılarını unutmuş, yılların yorgunluklarından dinlenme isteğini bir tarafa bırakmıştı. Çünkü anne babasının onun ilgisine ve bakımına ihtiyacı vardı. Dedemin ölüm döşeğinde olduğu haberini aldığımda memleketime gittim. Eve varmak üzereydim ki, arayıp son nefesini verdiğini söylediler. Odaya girdiğimde herkes ağlıyordu; ama annemin acısı bambaşkaydı. Karşımda sanki yetim kalmış bir kız çocuğu vardı.