Devrimci kelimelerin sabırlı kâşifi sevgili gönüldaşım Fazıl Duygun, senden çok şey bekliyorum... -Ilıich Ramirez Sanchez- (Cakal Carlos) Kapitalizm insanlık tarihinde sadece küçük bir parantezdir ve insanlığın "normal hâli değildir. İnsanların kapitalizm koşullarında "durumlarının iyileşeceği" beklentisi tam bir yanılgıdır ve bu dünyada reel bir karşılığı yoktur. Zira kapitalizmin her ileri aşaması insâni, toplumsal ve ekolojik kötülüklerin de büyümesi anlamına gelmektedir. Bu yüzden amaç kapitalizmi krizden kurtarmak değil, krizler üretmeye mahkûm şu lanet olası kapitalizmden kurtulmak, daha geç olmadan parantezi kapatmaktır. Aksi halde insanlığın ve uygarlığın bir geleceği olmayabilir... Demek ki, bindiğimiz alâmetten acilen inmemizi gerektiren bir durum söz konusu... -Fikret Başkaya- Özgür Üniversite, Türkiye- Ortadoğu Forumu Vakfı Kurucusu Her renk fikrin ve birbirinden farklı perspektiflerin gösterime sunulduğu bir vitrinle karşı karşıyasınız. Bu kitapta her okuyucu kendi dünyasının veya kendi ütopyasının peşinden gidebilir. Yorumlar labirentinde her okuyucu için önemli mesajlar var. Röportajlardaki şahıs ve yaklaşım zenginliği, tüm fikri yelpazeler için kitabın cazibesini artırıyor. Okuyucuya mükemmel bir fikir jimnastiği takdim ediyor. -Gültekin Avcı- Eski Cumhuriyet Savcısı, Araştırmacı- Yazar Sistem dediğimiz şey bizim dışımızda değil. Sistemin tam ortasında yaşarız; farkında olarak ya da olmayarak. 70'li yılların sonunda Birikim Yayınlarından çıkan Louis Althusser'in "Devlet ve Devletin İdeolojik Aygıtları"nı yeni yetme halimizle okurken ideolojinin bizzat içinde doğduğumuz aile, memleket,okul, medya, din; hülasa en yakınımızdaki dünya tarafından belirlendiğini öğrenmiştik. Her sistem kendini yeniden üretir: İster kapitalizm, ister sosyalizm. Devrim insanın kendisinden başlar. Sosyalizm ise insanın dönüşümüdür; iktidara sahip olmak değil, insanın kendisini aşmasıdır. Öyleyse dönüşüm kendimiz, ailemiz, sokağımız, ilişkilerimizden başlar ve hiç bitmez. Tıpkı, hep yeni devrimi bekleyen devrimciler gibi. Bu yüzden daha uzun bir süre bekleyeceğiz gibi görünüyor. Ama bizlere yeni dünya düzeni olarak kabul ettirilmeye çalışılan bu sistem karşısında iki haslete daha ihtiyaç var: Vicdan ve adalet duygusuna. Fazıl Duygun'un bu emek dolu çalışması için "Vicdan Röportajları" , yeni dünya düzenine karşı bir başkaldırı, sistemde delik açmak için minik ipuçları demek sanırım yanlış olmaz. -Mete Çubukçu- NTV Haber Muduru, Gazeteci- Yazar
Devrimci kelimelerin sabırlı kâşifi sevgili gönüldaşım Fazıl Duygun, senden çok şey bekliyorum... -Ilıich Ramirez Sanchez- (Cakal Carlos) Kapitalizm insanlık tarihinde sadece küçük bir parantezdir ve insanlığın "normal hâli değildir. İnsanların kapitalizm koşullarında "durumlarının iyileşeceği" beklentisi tam bir yanılgıdır ve bu dünyada reel bir karşılığı yoktur. Zira kapitalizmin her ileri aşaması insâni, toplumsal ve ekolojik kötülüklerin de büyümesi anlamına gelmektedir. Bu yüzden amaç kapitalizmi krizden kurtarmak değil, krizler üretmeye mahkûm şu lanet olası kapitalizmden kurtulmak, daha geç olmadan parantezi kapatmaktır. Aksi halde insanlığın ve uygarlığın bir geleceği olmayabilir... Demek ki, bindiğimiz alâmetten acilen inmemizi gerektiren bir durum söz konusu... -Fikret Başkaya- Özgür Üniversite, Türkiye- Ortadoğu Forumu Vakfı Kurucusu Her renk fikrin ve birbirinden farklı perspektiflerin gösterime sunulduğu bir vitrinle karşı karşıyasınız. Bu kitapta her okuyucu kendi dünyasının veya kendi ütopyasının peşinden gidebilir. Yorumlar labirentinde her okuyucu için önemli mesajlar var. Röportajlardaki şahıs ve yaklaşım zenginliği, tüm fikri yelpazeler için kitabın cazibesini artırıyor. Okuyucuya mükemmel bir fikir jimnastiği takdim ediyor. -Gültekin Avcı- Eski Cumhuriyet Savcısı, Araştırmacı- Yazar Sistem dediğimiz şey bizim dışımızda değil. Sistemin tam ortasında yaşarız; farkında olarak ya da olmayarak. 70'li yılların sonunda Birikim Yayınlarından çıkan Louis Althusser'in "Devlet ve Devletin İdeolojik Aygıtları"nı yeni yetme halimizle okurken ideolojinin bizzat içinde doğduğumuz aile, memleket,okul, medya, din; hülasa en yakınımızdaki dünya tarafından belirlendiğini öğrenmiştik. Her sistem kendini yeniden üretir: İster kapitalizm, ister sosyalizm. Devrim insanın kendisinden başlar. Sosyalizm ise insanın dönüşümüdür; iktidara sahip olmak değil, insanın kendisini aşmasıdır. Öyleyse dönüşüm kendimiz, ailemiz, sokağımız, ilişkilerimizden başlar ve hiç bitmez. Tıpkı, hep yeni devrimi bekleyen devrimciler gibi. Bu yüzden daha uzun bir süre bekleyeceğiz gibi görünüyor. Ama bizlere yeni dünya düzeni olarak kabul ettirilmeye çalışılan bu sistem karşısında iki haslete daha ihtiyaç var: Vicdan ve adalet duygusuna. Fazıl Duygun'un bu emek dolu çalışması için "Vicdan Röportajları" , yeni dünya düzenine karşı bir başkaldırı, sistemde delik açmak için minik ipuçları demek sanırım yanlış olmaz. -Mete Çubukçu- NTV Haber Muduru, Gazeteci- Yazar