Seni Bütün Beynimle Seviyorum Aşk, Cinsellik, İhanet

Stok Kodu:
9786053232285
Boyut:
16.00x23.00
Sayfa Sayısı:
326
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2015-03
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
1. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
9786053232285
472616
Seni Bütün Beynimle Seviyorum
Seni Bütün Beynimle Seviyorum Aşk, Cinsellik, İhanet
20.00

Yaşamımıza anlam veren beşer davranışları; muhatap olduğumuz ya da olacağımız insancıl tutumlara karşı önceden hazırlıklı olduğumuz tepkiler; yaşamımızı olumlu ya da olumsuz yönde kalın çizgilerle çizmiş kişilere karşı tutumumuz; ahde vefa duygumuz, insani değer yargılarımız, çıkarlarımız, beklentilerimiz bitmiş olsa da güzel hasletlerimizi koruyabilmemiz; iyi evlatlar yetiştirebilme çabalarımız; sevmemiz, sevilmemiz, aşık olmamız gibi yaşamın parçaları beynimizde özel bir bölgede şekillenir. Bu çok özel bölge Limbik Sistem'dir.

İnsanın varoluşuna yönelik bu kavramlar sanıldığı gibi kendiliğinden öylesine oluvermez; binlerce yıldır beynimizde genetik programlarını taşıdığımız yaşamsal kodlarla gerçekleşirler. Bu muhteşem kuruluşu iyi anlamadan davranışları, aşkı, sevgiyi, seksi kavrayabilmemiz olası değil. Toplumu oluşturan bireylerin büyük çoğunluğu davranışlar konusunda en hafifinden bilgiç görünme çabasındalar. Diğer yaşamsal konuları bilmemek doğal karşılanırken; aşktan, seksten ve insan davranışlarından habersiz olmak sanki zulmüş gibi üzeri örtülerek görmezden bilmezden gelinir.

Biz aşkı çok severiz ama sevdiğimiz pek çok şey gibi üzerine fazla kafa yormadan severiz. Aşkın yasalarını belirleyen mutlaka kadınlardır, çünkü doğanın düzenine göre direniş onlara mahsustur ve erkekler ancak özgürlüklerini feda ettikleri takdirde bu direnişi kırabilirler. Bunu ilk kez duyan erkeğin saçları dikelse de gerçek budur. Burada cinsel içgüdü, savaşın nedeni ve barışın amacıdır, bütün ciddi eylemlerin temelini oluşturur. Hatta daha ileri gidip, "insanın bedenleşmiş bir cinsel içgüdü" olduğunu söyleyebilirim.

Risksiz bir aşk hayaldir, kayıpların olmayacağı bir savaş gibi.. Bu inançla yola çıkıp kitabın satırlarının sonuna geldiğimizde aşk,cinsellik ve insan davranışları konularında içimizde filizlenmiş yenilikleri hissedeceğiz.

Her yaşta kafamızın en karışık konusu olan cinsellik, tüm yönleriyle netleşecek. Cinselliği yatakta uygulamakla ne olduğunu bilmek tamamen ayrı kavramlar. Cinsellik iki kulak arasından beyinde başlar, iki meme arasından kalpte coşar,çağlar ve nihayet iki bacak arasından indifa eden yanardağ lavları gibi kavurucuyken orgazmla zirve yapıp sonlanır ve nihayet söner.

Aşk sadece insanoğluna bahşedilmiş bir armağan. Cinselliği ise üreme dışında zevk için yaşayabilen tek canlı insan…

Yaşamımıza anlam veren beşer davranışları; muhatap olduğumuz ya da olacağımız insancıl tutumlara karşı önceden hazırlıklı olduğumuz tepkiler; yaşamımızı olumlu ya da olumsuz yönde kalın çizgilerle çizmiş kişilere karşı tutumumuz; ahde vefa duygumuz, insani değer yargılarımız, çıkarlarımız, beklentilerimiz bitmiş olsa da güzel hasletlerimizi koruyabilmemiz; iyi evlatlar yetiştirebilme çabalarımız; sevmemiz, sevilmemiz, aşık olmamız gibi yaşamın parçaları beynimizde özel bir bölgede şekillenir. Bu çok özel bölge Limbik Sistem'dir.

İnsanın varoluşuna yönelik bu kavramlar sanıldığı gibi kendiliğinden öylesine oluvermez; binlerce yıldır beynimizde genetik programlarını taşıdığımız yaşamsal kodlarla gerçekleşirler. Bu muhteşem kuruluşu iyi anlamadan davranışları, aşkı, sevgiyi, seksi kavrayabilmemiz olası değil. Toplumu oluşturan bireylerin büyük çoğunluğu davranışlar konusunda en hafifinden bilgiç görünme çabasındalar. Diğer yaşamsal konuları bilmemek doğal karşılanırken; aşktan, seksten ve insan davranışlarından habersiz olmak sanki zulmüş gibi üzeri örtülerek görmezden bilmezden gelinir.

Biz aşkı çok severiz ama sevdiğimiz pek çok şey gibi üzerine fazla kafa yormadan severiz. Aşkın yasalarını belirleyen mutlaka kadınlardır, çünkü doğanın düzenine göre direniş onlara mahsustur ve erkekler ancak özgürlüklerini feda ettikleri takdirde bu direnişi kırabilirler. Bunu ilk kez duyan erkeğin saçları dikelse de gerçek budur. Burada cinsel içgüdü, savaşın nedeni ve barışın amacıdır, bütün ciddi eylemlerin temelini oluşturur. Hatta daha ileri gidip, "insanın bedenleşmiş bir cinsel içgüdü" olduğunu söyleyebilirim.

Risksiz bir aşk hayaldir, kayıpların olmayacağı bir savaş gibi.. Bu inançla yola çıkıp kitabın satırlarının sonuna geldiğimizde aşk,cinsellik ve insan davranışları konularında içimizde filizlenmiş yenilikleri hissedeceğiz.

Her yaşta kafamızın en karışık konusu olan cinsellik, tüm yönleriyle netleşecek. Cinselliği yatakta uygulamakla ne olduğunu bilmek tamamen ayrı kavramlar. Cinsellik iki kulak arasından beyinde başlar, iki meme arasından kalpte coşar,çağlar ve nihayet iki bacak arasından indifa eden yanardağ lavları gibi kavurucuyken orgazmla zirve yapıp sonlanır ve nihayet söner.

Aşk sadece insanoğluna bahşedilmiş bir armağan. Cinselliği ise üreme dışında zevk için yaşayabilen tek canlı insan…

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat