Belki de en ağır yüktü; geceleri gözlerim boşluğa dalıp dalıp giderken sustuklarımı 'belki bir gün sana anlatırım' diye içimde biriktirmek..
Olmazdı zaten, yeni yeni anlıyorum bunu...
Bakıyorum da şimdi, kırık bir sandalda kürek çekmeye çalışmakmış bu aşkı yürütmek.
Gittiğimizi zannederken, battığımızı görmeyecek kadar körmüşüz seninle..
Bazı şeyleri, sormaktan korktuğu için değil de duymaktan korktuğu cevabı almamak için soramıyor insan...
Gözlerin bomboş bakıyor diyorsun.
Kirpik uçlarıma kadar 'sen' doluyum, görmüyorsun..
Bir de benim gözümden bak/sana...
Kendi hikayelerinin sonuna konulmuş birer noktaydık ikimiz de..
Ve iki noktadan yalnızca bir doğru geçerdi. Biz o doğruyu çizemedik birbirimize, hepsi bu...
Baktıkça içimi ısıtan bir gelecekten çok andıkça içimi acıtan bir geçmiş bırakıp gittin ardında.
Belki de en ağır yüktü; geceleri gözlerim boşluğa dalıp dalıp giderken sustuklarımı 'belki bir gün sana anlatırım' diye içimde biriktirmek..
Olmazdı zaten, yeni yeni anlıyorum bunu...
Bakıyorum da şimdi, kırık bir sandalda kürek çekmeye çalışmakmış bu aşkı yürütmek.
Gittiğimizi zannederken, battığımızı görmeyecek kadar körmüşüz seninle..
Bazı şeyleri, sormaktan korktuğu için değil de duymaktan korktuğu cevabı almamak için soramıyor insan...
Gözlerin bomboş bakıyor diyorsun.
Kirpik uçlarıma kadar 'sen' doluyum, görmüyorsun..
Bir de benim gözümden bak/sana...
Kendi hikayelerinin sonuna konulmuş birer noktaydık ikimiz de..
Ve iki noktadan yalnızca bir doğru geçerdi. Biz o doğruyu çizemedik birbirimize, hepsi bu...
Baktıkça içimi ısıtan bir gelecekten çok andıkça içimi acıtan bir geçmiş bırakıp gittin ardında.