Yeni Sermaye Piyasası Kanunu, ekonomi ve hukuk ilişkisinde yer alan modern müessese ve kavramların Türk Hukukuna kazandırılması açısından önemli bir düzenlemedir.
6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu dünya sermaye piyasaları ile Türk sermaye piyasalarının hukukî uyumlaştırılması açısından da gerekli bir nitelik taşımaktadır.
Bahsettiğimiz yeni müessese ve kavramların, Türk Hukuku açısından ele alması mecburi hâle gelmiştir. Bu çerçevede kaleme aldığımız kitapta bu müessese ve kavramları 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu dönemindeki müessese ve kavramlarla mukayeseli olarak inceledik.
Sermaye piyasası hukuku, diğer hukuk dalları yanında ekonomi ve bunun alt dalı olan finans bilimiyle iç içe olduğundan, hukuk bilimi ve uygulayıcıları tarafından oldukça teknik bulunur. Onun için de bu hukuk dalına yeteri kadar ilgi gösterilmediği, sermaye piyasası alanının ekonomi ve finans bilimiyle uğraşanlara bırakıldığı bir vakıadır.
Bu nedenle bu kitapla amacımız, bu durumun da ortadan kaldırılması için sermaye piyasası hukukunun konularını belli bir sistematik içinde ve mümkün olduğu kadar basitleştirerek ele almak oldu.
Aynı zamanda hukuk fakültelerinde seçmeli ders veya yüksek lisans-doktora dersi olarak okutulan sermaye piyasası hukuku dersi için bir kaynak sağlamak düşüncesi de bu kitabı kaleme almada etkiliydi.
Bu nedenle kitabın hukuk fakültelerinde okutulabilecek bir ders kitabı niteliği taşıması biraz daha ön plana alınmış, ayrıntılı doktrin tartışmalarına ve bazı müesseselerdeki ayrıntılı konulara yer verilmemiştir. Ancak bazı temel konularda doktrin görüşlerine de yer verilerek hukukun teorisi unutulmamıştır.
Yeni Sermaye Piyasası Kanunu, ekonomi ve hukuk ilişkisinde yer alan modern müessese ve kavramların Türk Hukukuna kazandırılması açısından önemli bir düzenlemedir.
6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu dünya sermaye piyasaları ile Türk sermaye piyasalarının hukukî uyumlaştırılması açısından da gerekli bir nitelik taşımaktadır.
Bahsettiğimiz yeni müessese ve kavramların, Türk Hukuku açısından ele alması mecburi hâle gelmiştir. Bu çerçevede kaleme aldığımız kitapta bu müessese ve kavramları 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu dönemindeki müessese ve kavramlarla mukayeseli olarak inceledik.
Sermaye piyasası hukuku, diğer hukuk dalları yanında ekonomi ve bunun alt dalı olan finans bilimiyle iç içe olduğundan, hukuk bilimi ve uygulayıcıları tarafından oldukça teknik bulunur. Onun için de bu hukuk dalına yeteri kadar ilgi gösterilmediği, sermaye piyasası alanının ekonomi ve finans bilimiyle uğraşanlara bırakıldığı bir vakıadır.
Bu nedenle bu kitapla amacımız, bu durumun da ortadan kaldırılması için sermaye piyasası hukukunun konularını belli bir sistematik içinde ve mümkün olduğu kadar basitleştirerek ele almak oldu.
Aynı zamanda hukuk fakültelerinde seçmeli ders veya yüksek lisans-doktora dersi olarak okutulan sermaye piyasası hukuku dersi için bir kaynak sağlamak düşüncesi de bu kitabı kaleme almada etkiliydi.
Bu nedenle kitabın hukuk fakültelerinde okutulabilecek bir ders kitabı niteliği taşıması biraz daha ön plana alınmış, ayrıntılı doktrin tartışmalarına ve bazı müesseselerdeki ayrıntılı konulara yer verilmemiştir. Ancak bazı temel konularda doktrin görüşlerine de yer verilerek hukukun teorisi unutulmamıştır.
