Gods of the Lightning: "Şimşeğin Tanrıları" Herhangi bir doktrine bağlı olmayan Maxwell Anderson, gazeteci Harold Hickerson'un Sacco ile Vanzetti davası için yazdıklarından etkilenerek toplumsal görüşlerini açığa çıkaran "Şimşeğin Tanrıları"nı yazmıştır. Oyunu izlerken bu dönemin bir özetini görürüz. Oyun 1920'lerin ve bir sonraki dönemin protestocularını dramları arasındaki farkı gösterir. Oyun Sacco ile Vanzetti dramının sadık bir aktarması değildir. Ama olayın gerçekleri konusundaki spekülasyonları da içerir. Oyuna katılan romatik Suvorin karakteri deliller konusunda kuşkular yaratır. Oyunun alt yapısı olan sosyal dram ise gerçek olaya göre oldukça romantik çizilmiştir. Yazara ilham veren düşünürler, Marx ve Lenin değil Bakunin, Sorel ve Kropotkin'dir. Yani Marksistlerin "aklı karışık idealistler" diye tanımladığı anarşistler ve sendikalistlerdir. Suvorin karakteri ise Balzac'ın Goriot Baba'sındaki suçlu Vautrin'nin yirminci yüzyıl kopyası değildir. Oyun Anderson'un topluma ilişkin görüşlerini yansıttığı gibi daha sonraki şiirsel oyunları Kraliçe Elizabeth, Winterest, Kralların Maskesi ve Knuckbacker Tatili'nden de izler taşır. Tıpkı bu oyunlar gibi "Şimşeğin Tanrıları"da bütün hükümetlere olumsuz yaklaşır ve adaletin "tecelli edeceği" konusundaki inançsızlığını belirtir. Bay Anderson'un açık sözcüsü olan Suvorin idealistlerle şöyle konuşur: "Hükümetler yoktur. Yalnızca daha fazla güç için savaşan zalimler vardır. Bu her zaman böyle olmuştur, her zaman da böyle olacaktır." Bütün isyancılar boş şeylere inanırlar, çünkü dünya hiçbir zaman daha iyiye doğru değişmeyecektir. Bu yargı "Kraliçe Elizabeth" oyununda da aşağı yukarı aynı şekilde, Kraliçe Elizabeth'in "Bu dünya farelere kalacak" yargısı ile pekişir. Bu nedenle dünyayı değiştirme çabalarının sonuç verdiği bir dönemde bile Anderson dünyayı devrimlerde değiştirmeye inanmıyordu. Ve bu izlenimini "Valley Porge" oyununda modifiye ettiği (1934) ile "Key Largo" oyununda ve savaş sırasında yazdığı diğer oyunlarda da sürdürdü. Bay Anderson bu görüşlerinin cezasını ödedi. Winterest'in etkinliğini ikinci perdeden sonra bozdu. "High Tor" piyesinde satirik ve fantastik mizahı sürdüremedi. Belki de en iyi oyunu olabilecek "Kralların Maskesi"ni hareketsiz kıldı. Aynı cezayı "Şimşeğin Tanrıları"nda da öder. Olumsuz görüşlerini aktarmak için, Suvorin'i seçerek oyunda baş rolde olmaları gereken Sacco ile Vanzetti karekterleri ikinci bir konuma düşer.
Gods of the Lightning: "Şimşeğin Tanrıları" Herhangi bir doktrine bağlı olmayan Maxwell Anderson, gazeteci Harold Hickerson'un Sacco ile Vanzetti davası için yazdıklarından etkilenerek toplumsal görüşlerini açığa çıkaran "Şimşeğin Tanrıları"nı yazmıştır. Oyunu izlerken bu dönemin bir özetini görürüz. Oyun 1920'lerin ve bir sonraki dönemin protestocularını dramları arasındaki farkı gösterir. Oyun Sacco ile Vanzetti dramının sadık bir aktarması değildir. Ama olayın gerçekleri konusundaki spekülasyonları da içerir. Oyuna katılan romatik Suvorin karakteri deliller konusunda kuşkular yaratır. Oyunun alt yapısı olan sosyal dram ise gerçek olaya göre oldukça romantik çizilmiştir. Yazara ilham veren düşünürler, Marx ve Lenin değil Bakunin, Sorel ve Kropotkin'dir. Yani Marksistlerin "aklı karışık idealistler" diye tanımladığı anarşistler ve sendikalistlerdir. Suvorin karakteri ise Balzac'ın Goriot Baba'sındaki suçlu Vautrin'nin yirminci yüzyıl kopyası değildir. Oyun Anderson'un topluma ilişkin görüşlerini yansıttığı gibi daha sonraki şiirsel oyunları Kraliçe Elizabeth, Winterest, Kralların Maskesi ve Knuckbacker Tatili'nden de izler taşır. Tıpkı bu oyunlar gibi "Şimşeğin Tanrıları"da bütün hükümetlere olumsuz yaklaşır ve adaletin "tecelli edeceği" konusundaki inançsızlığını belirtir. Bay Anderson'un açık sözcüsü olan Suvorin idealistlerle şöyle konuşur: "Hükümetler yoktur. Yalnızca daha fazla güç için savaşan zalimler vardır. Bu her zaman böyle olmuştur, her zaman da böyle olacaktır." Bütün isyancılar boş şeylere inanırlar, çünkü dünya hiçbir zaman daha iyiye doğru değişmeyecektir. Bu yargı "Kraliçe Elizabeth" oyununda da aşağı yukarı aynı şekilde, Kraliçe Elizabeth'in "Bu dünya farelere kalacak" yargısı ile pekişir. Bu nedenle dünyayı değiştirme çabalarının sonuç verdiği bir dönemde bile Anderson dünyayı devrimlerde değiştirmeye inanmıyordu. Ve bu izlenimini "Valley Porge" oyununda modifiye ettiği (1934) ile "Key Largo" oyununda ve savaş sırasında yazdığı diğer oyunlarda da sürdürdü. Bay Anderson bu görüşlerinin cezasını ödedi. Winterest'in etkinliğini ikinci perdeden sonra bozdu. "High Tor" piyesinde satirik ve fantastik mizahı sürdüremedi. Belki de en iyi oyunu olabilecek "Kralların Maskesi"ni hareketsiz kıldı. Aynı cezayı "Şimşeğin Tanrıları"nda da öder. Olumsuz görüşlerini aktarmak için, Suvorin'i seçerek oyunda baş rolde olmaları gereken Sacco ile Vanzetti karekterleri ikinci bir konuma düşer.