Siyaset ve Medya/Alacakaranlığın İki Atlısı’nda, iletişim ve siyasal iletişim zengin bir birikimle değerlendirilmekte ve “alacakaranlıkta” işleyen ilişkilerden erdemli bir siyasete ulaşmak için sanatın engin ufkuna ihtiyaç duyduğu sezdirilmektedir. Konuyla ilgili akademik çalışmalarının yanı sıra denemeleriyle de sanatın ufkunu gözeterek yorumlarda bulunan M. Naci Bostancı, dilin zenginliğini siyasete teknik olarak aktarmanın yetmeyeceğini hissettiriyor. Siyasetle bir arada görünen medyanın kültür değişmesinde nasıl bir sorumluluk taşıdığını ortaya koyarken, bu sorumluluğun nasıl aşınabileceğini de dünya siyasetindeki yakın ve uzak örneklerle somutlaştırıyor. Siyaset ve Medya/Alacakaranlığın İki Atlısı, sanatla dünyası zenginleşmiş bir entelektüelin, alanla ilgili birikimini hem akademik düzeyde hem de merak düzeyinde ilgilenenlere ustaca aktardığı bir kitap.
Siyaset ve Medya/Alacakaranlığın İki Atlısı’nda, iletişim ve siyasal iletişim zengin bir birikimle değerlendirilmekte ve “alacakaranlıkta” işleyen ilişkilerden erdemli bir siyasete ulaşmak için sanatın engin ufkuna ihtiyaç duyduğu sezdirilmektedir. Konuyla ilgili akademik çalışmalarının yanı sıra denemeleriyle de sanatın ufkunu gözeterek yorumlarda bulunan M. Naci Bostancı, dilin zenginliğini siyasete teknik olarak aktarmanın yetmeyeceğini hissettiriyor. Siyasetle bir arada görünen medyanın kültür değişmesinde nasıl bir sorumluluk taşıdığını ortaya koyarken, bu sorumluluğun nasıl aşınabileceğini de dünya siyasetindeki yakın ve uzak örneklerle somutlaştırıyor. Siyaset ve Medya/Alacakaranlığın İki Atlısı, sanatla dünyası zenginleşmiş bir entelektüelin, alanla ilgili birikimini hem akademik düzeyde hem de merak düzeyinde ilgilenenlere ustaca aktardığı bir kitap.