Elinizdeki eser, Seyyid Muhammed Murad Buhari'nin halifesi Hüseyin Ladiki'nin, Bursa'da ikameti esnasında şeyhinin sohbet meclisinde tutmuş olduğu notları ve Sohbetnâme metninin devamı niteliğinde olan Hüseyin Ladikî'nin kendisine ait bazı yazıları ihtiva etmektedir. Eserde, tasavvufun değişik konularına dair fenafillah, bekabillah, tecellî, tecelli-i zat, tecelli-i sıfat, tecelli-i ef'al, şatahat, ehl-i şatahât, ilm-i zahir, ilm-i bâtın, enaniyet, enteviyet, kemal, mürit, mürşid-i kamil, muhabbet, mücahede, mükaşefe, ubûdiyet, nefs ve mertebeleri, tarikat ve takva gibi birçok tasavvufi ıstılahın tanımı konu edilmiştir.
İslam'ın emirlerine ve şeyhe muhabbet etmek sebebiyle kişiye her yönüyle İslam'a tâbi olmanın ihsan edileceği ifade edilmiş, dinin zahirine göre bilinen ne ise batınına göre bilinenin de o olduğu belirtilmiştir. Eserde her fırsatta devam-ı huzur yani kişinin her an Allah'ın huzurunda olduğunu bilmesi, hal ve hareketlerini ona göre tanzim etmesi ve kemal-i ittibâ, yani Hz. Peygamber'e (sav.) tam tabi olmanın önemi vurgulanmıştır.
Elinizdeki eser, Seyyid Muhammed Murad Buhari'nin halifesi Hüseyin Ladiki'nin, Bursa'da ikameti esnasında şeyhinin sohbet meclisinde tutmuş olduğu notları ve Sohbetnâme metninin devamı niteliğinde olan Hüseyin Ladikî'nin kendisine ait bazı yazıları ihtiva etmektedir. Eserde, tasavvufun değişik konularına dair fenafillah, bekabillah, tecellî, tecelli-i zat, tecelli-i sıfat, tecelli-i ef'al, şatahat, ehl-i şatahât, ilm-i zahir, ilm-i bâtın, enaniyet, enteviyet, kemal, mürit, mürşid-i kamil, muhabbet, mücahede, mükaşefe, ubûdiyet, nefs ve mertebeleri, tarikat ve takva gibi birçok tasavvufi ıstılahın tanımı konu edilmiştir.
İslam'ın emirlerine ve şeyhe muhabbet etmek sebebiyle kişiye her yönüyle İslam'a tâbi olmanın ihsan edileceği ifade edilmiş, dinin zahirine göre bilinen ne ise batınına göre bilinenin de o olduğu belirtilmiştir. Eserde her fırsatta devam-ı huzur yani kişinin her an Allah'ın huzurunda olduğunu bilmesi, hal ve hareketlerini ona göre tanzim etmesi ve kemal-i ittibâ, yani Hz. Peygamber'e (sav.) tam tabi olmanın önemi vurgulanmıştır.