2001 yılı Eylül olayları ve en son Avrupa'daki finansal krizler, aslı itibarıyla paradigmal bir iflasa işaret etmektedir. Batı dünyasının (Baudrillard gibi birçok önemli Batılı düşünürün de farkına vardığı gibi) krizi paradigmaldır ve aynı perspektifle bakmaya devam edildiği sürece krizin derinleşeceğini görmek hiç de zor değildir. Batı düşüncesinin artık dünyaya yeni bir önerisi kalmamıştır. Fakat buna karşılık İslam dünyasının öncelikle düşünsel ve ilmi alandan başlayarak dünyaya yeni öneriler sunmasının tam zamanıdır.
Bu kitap, öncelikle Batı dünyasının kavram ve perspektifleriyle İslam dünyasının yaklaşma tarzına karşı; bizim perspektifimiz ve kavramlarımızla dünyayı ve olayları okumanın işaretlerini vermesi bakımından önemlidir. Böylece yeni bir Allah, insan ve evren algısı ile önemli değişim taleplerinin ve hatta dünyanın yaşadığı sosyal, ekonomik, siyasal ve bilimsel krize yeni önerilerin ortaya çıkması söz konusu olacaktır.
2001 yılı Eylül olayları ve en son Avrupa'daki finansal krizler, aslı itibarıyla paradigmal bir iflasa işaret etmektedir. Batı dünyasının (Baudrillard gibi birçok önemli Batılı düşünürün de farkına vardığı gibi) krizi paradigmaldır ve aynı perspektifle bakmaya devam edildiği sürece krizin derinleşeceğini görmek hiç de zor değildir. Batı düşüncesinin artık dünyaya yeni bir önerisi kalmamıştır. Fakat buna karşılık İslam dünyasının öncelikle düşünsel ve ilmi alandan başlayarak dünyaya yeni öneriler sunmasının tam zamanıdır.
Bu kitap, öncelikle Batı dünyasının kavram ve perspektifleriyle İslam dünyasının yaklaşma tarzına karşı; bizim perspektifimiz ve kavramlarımızla dünyayı ve olayları okumanın işaretlerini vermesi bakımından önemlidir. Böylece yeni bir Allah, insan ve evren algısı ile önemli değişim taleplerinin ve hatta dünyanın yaşadığı sosyal, ekonomik, siyasal ve bilimsel krize yeni önerilerin ortaya çıkması söz konusu olacaktır.