Bu kitap “şuur'un” kaynağı, mahiyeti ve teşkil esasları üzerine “nazariyat (theoria)” ve “suret nazariyat'ı” vasıtasıyla bir incelemedir.
Hem “nazariyat (theoria)” hem de “suret nazariyat'ı”, “müteşekkil dil theo-gonia'sı'dır”.
“Müteşekkil dil theo-gonia'sı”, ayrıntıya girmeden ifade edersek, “müteşekkil dil doğ'u'ş'u'na” mahsus “fikriyat'tır (logia)”.
“Nazariyat (theoria)” esasında “müteşekkil dil”, “aş'kın'a” mahsus “suret” olarak “(müteşekkil) psukhe suret'i'dir”; “suret nazariyat'ı” esasında “müteşekkil dil” ise, “aş'kın'a” mahsus suret olarak “nazar'i musiki'dir”.
“Aş'kın'a” mahsus “suret”, “bir'dir”.
“(Müteşekkil) psukhe suret'i”, bu bakımdan, “aş'kın'a” mahsus “suret'in”, “nisbet (ratio)” yüzüdür; “nazar'i musiki” ise “gayr'ı nisbet (ir-ratio)” yüzü.
“Aş'kın'a” mahsus “suret'in”, “nisbet (ratio)” yüzü, “zihn'e (mens)” mahsusen “kıyas'ın” ve “muhakeme'nin” esasıdır; “gayr'ı nisbet (ir-ratio)” yüzü ise, “evvel mahfuz'a” mahsusen “hatırla'ma'nın” esası.
Bu bakımdan “şuur'u”, yukarıda belirtilen manada “müteşekkil dil” esasında ele aldık.
“Aş'kın”, “suret'i” itibariyle, “müteşekkil dil'dir”.
“Şuur”, “suret'in, kendi'ni idrak cihet'i'dir”.
“Aş'kın'a” mahsus “şuur” ile, bu bakımdan “müteşekkil dil'in, kendi'ni idrak cihet'i'ni” kastediyoruz.
“Müteşekkil dil”, “suret'ler'e” mahsus “bir'li'k'tir (unitas)”.
Bu itibarla, “müteşekkil dil'e” mahsus “şuur'u”, “müteşekkil dil'e” ait “suret'ler'e” mahsusen düşünülen “şuur'lar” esasında, “bir'li'k (unitas)” olarak ele almak gerekir.
Bu kitap “şuur'un” kaynağı, mahiyeti ve teşkil esasları üzerine “nazariyat (theoria)” ve “suret nazariyat'ı” vasıtasıyla bir incelemedir.
Hem “nazariyat (theoria)” hem de “suret nazariyat'ı”, “müteşekkil dil theo-gonia'sı'dır”.
“Müteşekkil dil theo-gonia'sı”, ayrıntıya girmeden ifade edersek, “müteşekkil dil doğ'u'ş'u'na” mahsus “fikriyat'tır (logia)”.
“Nazariyat (theoria)” esasında “müteşekkil dil”, “aş'kın'a” mahsus “suret” olarak “(müteşekkil) psukhe suret'i'dir”; “suret nazariyat'ı” esasında “müteşekkil dil” ise, “aş'kın'a” mahsus suret olarak “nazar'i musiki'dir”.
“Aş'kın'a” mahsus “suret”, “bir'dir”.
“(Müteşekkil) psukhe suret'i”, bu bakımdan, “aş'kın'a” mahsus “suret'in”, “nisbet (ratio)” yüzüdür; “nazar'i musiki” ise “gayr'ı nisbet (ir-ratio)” yüzü.
“Aş'kın'a” mahsus “suret'in”, “nisbet (ratio)” yüzü, “zihn'e (mens)” mahsusen “kıyas'ın” ve “muhakeme'nin” esasıdır; “gayr'ı nisbet (ir-ratio)” yüzü ise, “evvel mahfuz'a” mahsusen “hatırla'ma'nın” esası.
Bu bakımdan “şuur'u”, yukarıda belirtilen manada “müteşekkil dil” esasında ele aldık.
“Aş'kın”, “suret'i” itibariyle, “müteşekkil dil'dir”.
“Şuur”, “suret'in, kendi'ni idrak cihet'i'dir”.
“Aş'kın'a” mahsus “şuur” ile, bu bakımdan “müteşekkil dil'in, kendi'ni idrak cihet'i'ni” kastediyoruz.
“Müteşekkil dil”, “suret'ler'e” mahsus “bir'li'k'tir (unitas)”.
Bu itibarla, “müteşekkil dil'e” mahsus “şuur'u”, “müteşekkil dil'e” ait “suret'ler'e” mahsusen düşünülen “şuur'lar” esasında, “bir'li'k (unitas)” olarak ele almak gerekir.