….Bununla beraber psikologlar, insanda “aşk” denilen bir olguyu kabul ediyorlar. Bazıları buna “idefiks” yani zihnin belli bir noktaya saplanıp kalmasından ibaret bir şeydir diyorlar. Hatta bazen insan, hiç de dikkat çekmeyecek bir kadın için yanıp tutuşuyor diyorlar. Yani bizdeki Kays ve Leyla fıkrası gibi. Hikâye malum ya! Leyla kapkara, kupkuru bir Arap kızıymış. Mecnun'da ona çıldırasıya âşık. Mecnun'a bu kıza nasıl âşık olabildiğini sormuşlar; “ona benim gözümle baksanız dünyada ondan daha güzelini göremezdiniz” cevabını vermiş. Tamam! İşte bir “idefiks”! Lakin âşıkların hepsi hatta çoğunluğu Kays gibi değiller ya? Gönüllerine sultan edecekleri kadını, birinci derece güzellerden seçiyorlar…
….Bununla beraber psikologlar, insanda “aşk” denilen bir olguyu kabul ediyorlar. Bazıları buna “idefiks” yani zihnin belli bir noktaya saplanıp kalmasından ibaret bir şeydir diyorlar. Hatta bazen insan, hiç de dikkat çekmeyecek bir kadın için yanıp tutuşuyor diyorlar. Yani bizdeki Kays ve Leyla fıkrası gibi. Hikâye malum ya! Leyla kapkara, kupkuru bir Arap kızıymış. Mecnun'da ona çıldırasıya âşık. Mecnun'a bu kıza nasıl âşık olabildiğini sormuşlar; “ona benim gözümle baksanız dünyada ondan daha güzelini göremezdiniz” cevabını vermiş. Tamam! İşte bir “idefiks”! Lakin âşıkların hepsi hatta çoğunluğu Kays gibi değiller ya? Gönüllerine sultan edecekleri kadını, birinci derece güzellerden seçiyorlar…