Bu çalışma felsefi bir tarih denemesidir, fakat soyut tarih felsefesi türüne girmez. Somut bir tarih zemini üzerine, büyük sayıda tarihi çalışmalar, hatta geniş bilgiler temeline dayandığı görüşündedir. Gerçekten tarih felsefesinin, Almanların kullandıkları bir terimle söyleyelim "ampirik" tarihin bir sonucundan başka bir şey olmaması gerektiğini kabul ediyoruz. Ayrıca, derin bilgi, tarih ya da tarih felsefesi de olsa, araştırıcının anlayışının kapıldığı her zaman aynı yöntemler değil midir? Bu çeşitli yöntemlerin büyük yararı için, onların arasındaki su sızmaz bölmeyi yıkmakta büyük yarar vardır. Bu bakımdan, sıra ile XVII. Yüzyıl İngiliz İhtilalleri, Amerikan İhtilâli (1776) en öğreticisi olan Fransız İhtilali (1789), sonra XIX. Yüzyıl Avrupa İhtilalleri (1830-1848) Rus İhtilali (1917) Türk ihtilali (1919) Çin ihtilali (1949) ve Küba İhtilali (1959) üzerine bir göz atacağız. Sonunda açıklamamızda çeşitli görünüşlerini ele aldığımız sorun üzerine, diktatörlük gibi, bazı genel sonuçlar çıkarmaya hiç değilse, birkaç varsayım kurmaya girişeceğiz ki, bunlar belki bazı tarihi olaylara açıklık vermeye ve yeni araştırmalar ortaya koymaya yarayacaklardır.
Bu çalışma felsefi bir tarih denemesidir, fakat soyut tarih felsefesi türüne girmez. Somut bir tarih zemini üzerine, büyük sayıda tarihi çalışmalar, hatta geniş bilgiler temeline dayandığı görüşündedir. Gerçekten tarih felsefesinin, Almanların kullandıkları bir terimle söyleyelim "ampirik" tarihin bir sonucundan başka bir şey olmaması gerektiğini kabul ediyoruz. Ayrıca, derin bilgi, tarih ya da tarih felsefesi de olsa, araştırıcının anlayışının kapıldığı her zaman aynı yöntemler değil midir? Bu çeşitli yöntemlerin büyük yararı için, onların arasındaki su sızmaz bölmeyi yıkmakta büyük yarar vardır. Bu bakımdan, sıra ile XVII. Yüzyıl İngiliz İhtilalleri, Amerikan İhtilâli (1776) en öğreticisi olan Fransız İhtilali (1789), sonra XIX. Yüzyıl Avrupa İhtilalleri (1830-1848) Rus İhtilali (1917) Türk ihtilali (1919) Çin ihtilali (1949) ve Küba İhtilali (1959) üzerine bir göz atacağız. Sonunda açıklamamızda çeşitli görünüşlerini ele aldığımız sorun üzerine, diktatörlük gibi, bazı genel sonuçlar çıkarmaya hiç değilse, birkaç varsayım kurmaya girişeceğiz ki, bunlar belki bazı tarihi olaylara açıklık vermeye ve yeni araştırmalar ortaya koymaya yarayacaklardır.