Toplumsal açıdan her anlamda birey ait olduğu sistemin temel yapıtaşıdır. İsterse var olur, isterse susar. Ancak toplum tepki gösterirse o da sesini yükseltir. Ekonomik, siyasal, ahlaki her türlü değişim, ilerleme veya gerileme önceden var olanın üzerinde yeniden var olur. Farklı bakış açıları, çelişkileri ve dönüşümleriyle birey, her an büyük bir resmin içindedir, döner döner gelir yine kendine yazar.
Sosyolog Sevil Atak, “toplumdan bireye” aforizmalarıyla toplum-birey ilişkisini, sınıfsal çelişkileri, değer yargılarını; farkındalık, erişebilirlik, tarih, siyaset, ekonomi ve teknoloji gibi pratikleri bilimsel bir bakış açısıyla ve şeffaf bir biçimde ele alıyor.
Hiçlik, varlık, oluş ve uygarlık eksenindeki aforizmalarıyla sözün özüne yoğunlaşan Atak, dildeki sadelik ve şiirsel söyleyişle de okuma eylemine edebi bir haz katıyor.
Toplumsal açıdan her anlamda birey ait olduğu sistemin temel yapıtaşıdır. İsterse var olur, isterse susar. Ancak toplum tepki gösterirse o da sesini yükseltir. Ekonomik, siyasal, ahlaki her türlü değişim, ilerleme veya gerileme önceden var olanın üzerinde yeniden var olur. Farklı bakış açıları, çelişkileri ve dönüşümleriyle birey, her an büyük bir resmin içindedir, döner döner gelir yine kendine yazar.
Sosyolog Sevil Atak, “toplumdan bireye” aforizmalarıyla toplum-birey ilişkisini, sınıfsal çelişkileri, değer yargılarını; farkındalık, erişebilirlik, tarih, siyaset, ekonomi ve teknoloji gibi pratikleri bilimsel bir bakış açısıyla ve şeffaf bir biçimde ele alıyor.
Hiçlik, varlık, oluş ve uygarlık eksenindeki aforizmalarıyla sözün özüne yoğunlaşan Atak, dildeki sadelik ve şiirsel söyleyişle de okuma eylemine edebi bir haz katıyor.