Günümüz Batı Dünyasında toplumsal sayrılık olgusu, disipline edilip "Toplumsal Pataloji" adı altında yeni bir bilim haline getirilmektedir. Bu aşamada sadece yaklaşımda birleşilemiyor. Bu yaklaşım zorluğu da "örnekolay"ların seçiminde ve önem sırasına konmada görülmektedir. Daha doğrusu adamlar, toplumlarında sayrılık örneği bulmakta güçlük çekiyorlar. Çünkü Batı toplumu sürekli bir evrim ve gelişim içinde bulunuyor. Faşizm dönemi dışında, evrim doğrultusundaki gelişimde ve değişimde bir kesinti yoktur. Yakınmalar, kısa geçiş dönemlerinin olaylarına yöneliktir. Bunlar da genellikle gelişmişlikten ve refahtan kaynaklanmaktadır. Oralarda yaratıcı düşünceyi boğmak gibi bir çılgınlık yoktur; yaratıcı aydınlarını, sanatçılarını, düşünürlerini, düşman belleyip ortalıkta kurşuna dizmek gibi acımasız saldırganlık görülmüyor. Kundaklarında uyuyan bebelerini kurşunlamak vandallığını Batı hayal edemiyor, usuna sığdıramıyor. Yaklaşım zorluğu da bundan doğmaktadır...
Günümüz Batı Dünyasında toplumsal sayrılık olgusu, disipline edilip "Toplumsal Pataloji" adı altında yeni bir bilim haline getirilmektedir. Bu aşamada sadece yaklaşımda birleşilemiyor. Bu yaklaşım zorluğu da "örnekolay"ların seçiminde ve önem sırasına konmada görülmektedir. Daha doğrusu adamlar, toplumlarında sayrılık örneği bulmakta güçlük çekiyorlar. Çünkü Batı toplumu sürekli bir evrim ve gelişim içinde bulunuyor. Faşizm dönemi dışında, evrim doğrultusundaki gelişimde ve değişimde bir kesinti yoktur. Yakınmalar, kısa geçiş dönemlerinin olaylarına yöneliktir. Bunlar da genellikle gelişmişlikten ve refahtan kaynaklanmaktadır. Oralarda yaratıcı düşünceyi boğmak gibi bir çılgınlık yoktur; yaratıcı aydınlarını, sanatçılarını, düşünürlerini, düşman belleyip ortalıkta kurşuna dizmek gibi acımasız saldırganlık görülmüyor. Kundaklarında uyuyan bebelerini kurşunlamak vandallığını Batı hayal edemiyor, usuna sığdıramıyor. Yaklaşım zorluğu da bundan doğmaktadır...