Toplumsal tip, bireysel olarak temsil edilen ve ancak çok sayıda bireyin benzeri davranış ve eylemlerinde karakteristik özellik kazanan, ortak tanımlayana dönüşen analitik bir çerçeve, kavrayış zenginliği, bilimsel anlamda ise bir kavramsal tanımlamadır. Toplumsal tipoloji, eylemin kalıplaşması, genelliği içeren özgün temsil yeteneğine ulaşması olarak temayüz etmesidir. Ait olduğu yapıyı ve evreni kendinde toplayabilme durumudur. Bu anlamda her yapı kendi tipini ve insanını var eder yahut her yapı kendi insanı tarafından oluşturulur ve her defasında yeniden formüle edilir.
Toplumsal tipler bütün bir toplum demektir. Toplumu meydana getiren her yapı, kurum, bölüm, mekân, durum/hal kendi aktörleriyle vardır, onlarla anlamlıdır. Yapılara, kurumlara, bölümlere can veren aslında insanlardır yani toplumsal tiplerdir. Ekonomi, din, siyaset, aile, eğitim; çarşı, pazar, para, cami, okul, medrese, parti, belediye, ev, mahalle bütünüyle tiplerle kendi hayatiyetini sürdürür. Kurumları, yapıları, mekânları insan figürleri olmadan anlamak, açıklamak, kavramak mümkün değildir. Ekonomi kurumu bağlamında burjuva, işadamı, pazarlamacı, esnaf, çırak, usta vb. tipler; din kurumunda peygamber, imam, şeyh, mürid, ihvan, mele, hoca, hacı, cemaat, talebe, dindar, molla vb. tipler; siyaset kurumunda belediyeci, politikacı, muhtar, milletvekili, partici vb. tipler; aile kurumunda anne, baba, kadın, ev kadını, çocuk, ağabey, abla, dede, nine, komşu, akraba, misafir, kapıcı, hizmetçi, cariye, temizlikçi gibi tipler… Toplumsal yapıya ustaca yerleşirler. Hastane doktor, hasta, hasta bakıcı, hemşire; okul öğretmen, öğrenci, müdür, asistan, profesör, rektör, ulema, müderris; kent aylak, züppe, avare, kentli, göçmen, gurbetçi, evsiz, tutunamayan, hamal, kabadayı, delikanlı, hayat kadını, turist, dilenci; bürokrasi memur, müfettiş, başkan, sekreter, danışman; güvenlik polis, asker, bekçi, güvenlik görevlisi, komutan; entelektüel dünya aydın, yazar, okur, edebiyatçı, şair, ozan; hapishane mahkûm, suçlu, gardiyan, hâkim, cellat, infaz memuru gibi tipleri üretir. Dolayısıyla tipleri konuşmak, bir anlamda toplumu, toplumsal yapıyı konuşmak demektir. Toplum gerçeği insan yüzlerinde, toplumsal tiplerde daha net görülebilmektedir. Sosyoloji o yüzlerdeki izleri takip ederek yeni okumalar ve anlamaların yolunu açabilir.
Toplumsal tip, bireysel olarak temsil edilen ve ancak çok sayıda bireyin benzeri davranış ve eylemlerinde karakteristik özellik kazanan, ortak tanımlayana dönüşen analitik bir çerçeve, kavrayış zenginliği, bilimsel anlamda ise bir kavramsal tanımlamadır. Toplumsal tipoloji, eylemin kalıplaşması, genelliği içeren özgün temsil yeteneğine ulaşması olarak temayüz etmesidir. Ait olduğu yapıyı ve evreni kendinde toplayabilme durumudur. Bu anlamda her yapı kendi tipini ve insanını var eder yahut her yapı kendi insanı tarafından oluşturulur ve her defasında yeniden formüle edilir.
Toplumsal tipler bütün bir toplum demektir. Toplumu meydana getiren her yapı, kurum, bölüm, mekân, durum/hal kendi aktörleriyle vardır, onlarla anlamlıdır. Yapılara, kurumlara, bölümlere can veren aslında insanlardır yani toplumsal tiplerdir. Ekonomi, din, siyaset, aile, eğitim; çarşı, pazar, para, cami, okul, medrese, parti, belediye, ev, mahalle bütünüyle tiplerle kendi hayatiyetini sürdürür. Kurumları, yapıları, mekânları insan figürleri olmadan anlamak, açıklamak, kavramak mümkün değildir. Ekonomi kurumu bağlamında burjuva, işadamı, pazarlamacı, esnaf, çırak, usta vb. tipler; din kurumunda peygamber, imam, şeyh, mürid, ihvan, mele, hoca, hacı, cemaat, talebe, dindar, molla vb. tipler; siyaset kurumunda belediyeci, politikacı, muhtar, milletvekili, partici vb. tipler; aile kurumunda anne, baba, kadın, ev kadını, çocuk, ağabey, abla, dede, nine, komşu, akraba, misafir, kapıcı, hizmetçi, cariye, temizlikçi gibi tipler… Toplumsal yapıya ustaca yerleşirler. Hastane doktor, hasta, hasta bakıcı, hemşire; okul öğretmen, öğrenci, müdür, asistan, profesör, rektör, ulema, müderris; kent aylak, züppe, avare, kentli, göçmen, gurbetçi, evsiz, tutunamayan, hamal, kabadayı, delikanlı, hayat kadını, turist, dilenci; bürokrasi memur, müfettiş, başkan, sekreter, danışman; güvenlik polis, asker, bekçi, güvenlik görevlisi, komutan; entelektüel dünya aydın, yazar, okur, edebiyatçı, şair, ozan; hapishane mahkûm, suçlu, gardiyan, hâkim, cellat, infaz memuru gibi tipleri üretir. Dolayısıyla tipleri konuşmak, bir anlamda toplumu, toplumsal yapıyı konuşmak demektir. Toplum gerçeği insan yüzlerinde, toplumsal tiplerde daha net görülebilmektedir. Sosyoloji o yüzlerdeki izleri takip ederek yeni okumalar ve anlamaların yolunu açabilir.