Birçok ülke, rejiminin ismi farklı olsa da aynı totaliter-otoriter yönetimler tarafından yönetiliyor. Başta son derece ılımlı söylemlerle iktidara gelen kadrolar, zamanla totaliter-otoriter bir yapıya doğru yöneliyor ve bir süre sonra ülkede tam manasıyla totaliter-otoriter bir rejim hüküm sürmeye başlıyor. Sistemlerin bu şekilde evrilmesi, dünyanın birçok yerinde, ülkelerin benzer süreçlerden geçmesiyle mümkün oluyor. Ülkelerin izlediği tarihî seyiri dikkate aldığınızda ortaya çıkan tablo, benzer süreçlerden geçen ülkelerin benzer şekilde totaliterleştiğini-otoriterleştiğini gösteriyor. Hâlihazırda kitabın tahlil ettiği yönetim tipleri bugün hâlâ dünya gündeminde ilginç çıkışları ile dikkat çekiyorlar.
Linz'in bu kitabı, totaliter-otoriter rejimlerin iyi bir tahlilini sunarken, aslında bu ülkelerin yaşadığı süreçlerden sonra meydana gelen totaliter yönetimlerin tesadüf olmadığını gösteriyor. Bu mânâda, sistemin giderek otoriter-totaliter bir yapıya bürünmesi, bazı temel noktaları kavrayan biri için pek sürpriz olmuyor.
Ergun Özbudun'un çevirisi ile uzun bir süre önce Türkçeye kazandırılan bu klâsikleşmiş eser, uzun bir aranın ardından Liberte Yayınları tarafından tekrar meraklı okurun ilgisine sunuluyor. Yazılış tarihi üzerinden uzun zaman geçmesine rağmen son derece güncel olan bu kitap, otoriter-totaliter rejimler konusunda önemli bir başvuru kaynağı olarak, alanında önemli bir boşluğu dolduracaktır
Birçok ülke, rejiminin ismi farklı olsa da aynı totaliter-otoriter yönetimler tarafından yönetiliyor. Başta son derece ılımlı söylemlerle iktidara gelen kadrolar, zamanla totaliter-otoriter bir yapıya doğru yöneliyor ve bir süre sonra ülkede tam manasıyla totaliter-otoriter bir rejim hüküm sürmeye başlıyor. Sistemlerin bu şekilde evrilmesi, dünyanın birçok yerinde, ülkelerin benzer süreçlerden geçmesiyle mümkün oluyor. Ülkelerin izlediği tarihî seyiri dikkate aldığınızda ortaya çıkan tablo, benzer süreçlerden geçen ülkelerin benzer şekilde totaliterleştiğini-otoriterleştiğini gösteriyor. Hâlihazırda kitabın tahlil ettiği yönetim tipleri bugün hâlâ dünya gündeminde ilginç çıkışları ile dikkat çekiyorlar.
Linz'in bu kitabı, totaliter-otoriter rejimlerin iyi bir tahlilini sunarken, aslında bu ülkelerin yaşadığı süreçlerden sonra meydana gelen totaliter yönetimlerin tesadüf olmadığını gösteriyor. Bu mânâda, sistemin giderek otoriter-totaliter bir yapıya bürünmesi, bazı temel noktaları kavrayan biri için pek sürpriz olmuyor.
Ergun Özbudun'un çevirisi ile uzun bir süre önce Türkçeye kazandırılan bu klâsikleşmiş eser, uzun bir aranın ardından Liberte Yayınları tarafından tekrar meraklı okurun ilgisine sunuluyor. Yazılış tarihi üzerinden uzun zaman geçmesine rağmen son derece güncel olan bu kitap, otoriter-totaliter rejimler konusunda önemli bir başvuru kaynağı olarak, alanında önemli bir boşluğu dolduracaktır