İnsan hak ve özgürlüklerinin var olma koşulları, insanın insan olarak doğmuş olmasından, yani kendisinden kaynaklanır; asla devletle birlikte doğmaz. Devletin bu hak ve özgürlükleri geçerli ya da geçersiz kılmak diye bir yetkisi yoktur. Olamaz da. Devletin görevi, bu hak ve özgürlükler ile insana ilişkin ve insanın yarattığı değerleri korumak, insanları mutlu kılmak, başkalarından ve doğadan gelecek tehlikelere karşı korumak, insanların korkusuz yaşamalarını sağlamaktır (Anayasa, m. 5). Devletin insanlar tarafından yaratılmasanın ve var kılınmasının nedeni budur. Özetle ve özellikle çağcıl demokratik devlet, varlıkbilimsel (ontolojik) açıdan, tüzel bir kişiliktir; metafizik bir kişilik ve soyut bir baskı aygıtı değildir. Bu doğrular, Şeyh Edebali'nin özdeyişinde yetkin biçimde özetlenmiştir:
"İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın!"
İnsan hak ve özgürlüklerinin var olma koşulları, insanın insan olarak doğmuş olmasından, yani kendisinden kaynaklanır; asla devletle birlikte doğmaz. Devletin bu hak ve özgürlükleri geçerli ya da geçersiz kılmak diye bir yetkisi yoktur. Olamaz da. Devletin görevi, bu hak ve özgürlükler ile insana ilişkin ve insanın yarattığı değerleri korumak, insanları mutlu kılmak, başkalarından ve doğadan gelecek tehlikelere karşı korumak, insanların korkusuz yaşamalarını sağlamaktır (Anayasa, m. 5). Devletin insanlar tarafından yaratılmasanın ve var kılınmasının nedeni budur. Özetle ve özellikle çağcıl demokratik devlet, varlıkbilimsel (ontolojik) açıdan, tüzel bir kişiliktir; metafizik bir kişilik ve soyut bir baskı aygıtı değildir. Bu doğrular, Şeyh Edebali'nin özdeyişinde yetkin biçimde özetlenmiştir:
"İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın!"