Türkiye'de Aydının Kısa Tarihi

Stok Kodu:
9786051313931
Boyut:
13.50x21.00
Sayfa Sayısı:
349
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2013-04
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
9786051313931
392983
Türkiye'de Aydının Kısa Tarihi
Türkiye'de Aydının Kısa Tarihi
15.00
Türkiye'de ‘aydın'a ve ‘entelektüel'e bir dizi misyon yüklenmiş durumda. Sıklıkla eşanlamlı olarak kullanılan bu iki kelimeye lâyık görülen isimlerden, geniş bir birikim ve derin bir kavrayış beklenir meselâ. Başkalarının çözemediği meseleleri onların çözmesi umulur. Bazen de haşin bir şekilde yerilirler: Halktan kopuk haldeler, fildişi kulede yaşıyorlar, benciller vs. diye... Türkiye'de Aydının Kısa Tarihi, öncelikle ‘entelektüel' ve ‘aydın' kavramlarını birbirinden ayırıyor. Sonra, bu iki kavrama yüklenen anlamları irdeleyerek, bu kavramlara ve sıfatlara tarihin akışı ve siyasî konjonktür içinde nasıl bir işlev yüklendiğini mercek altına alıyor. Ve bu çerçevede, ideolojik olarak zıt kutuplarda yer alan aydınları/entelektüelleri yeri geldiğinde ‘Kemalizm paltosu' altında birleştiren süreçleri ve mekanizmaları analiz ediyor. 1930'ların konferans salonlarından 2000'lerin televizyon stüdyolarına, yazdıkları ve yaşadıklarıyla bir tür olarak ‘aydın'ın ve ‘entelektüel'in hikâyesini anlatıyor bu kitap. Bunu yaparken, ‘aydınlar' üzerinden çarpıcı bir Türkiye tarihi okuması da sunuyor...
Türkiye'de ‘aydın'a ve ‘entelektüel'e bir dizi misyon yüklenmiş durumda. Sıklıkla eşanlamlı olarak kullanılan bu iki kelimeye lâyık görülen isimlerden, geniş bir birikim ve derin bir kavrayış beklenir meselâ. Başkalarının çözemediği meseleleri onların çözmesi umulur. Bazen de haşin bir şekilde yerilirler: Halktan kopuk haldeler, fildişi kulede yaşıyorlar, benciller vs. diye... Türkiye'de Aydının Kısa Tarihi, öncelikle ‘entelektüel' ve ‘aydın' kavramlarını birbirinden ayırıyor. Sonra, bu iki kavrama yüklenen anlamları irdeleyerek, bu kavramlara ve sıfatlara tarihin akışı ve siyasî konjonktür içinde nasıl bir işlev yüklendiğini mercek altına alıyor. Ve bu çerçevede, ideolojik olarak zıt kutuplarda yer alan aydınları/entelektüelleri yeri geldiğinde ‘Kemalizm paltosu' altında birleştiren süreçleri ve mekanizmaları analiz ediyor. 1930'ların konferans salonlarından 2000'lerin televizyon stüdyolarına, yazdıkları ve yaşadıklarıyla bir tür olarak ‘aydın'ın ve ‘entelektüel'in hikâyesini anlatıyor bu kitap. Bunu yaparken, ‘aydınlar' üzerinden çarpıcı bir Türkiye tarihi okuması da sunuyor...
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat