Avusturya Kitaplığı dizisi, yolculuğuna şimdi Dünyadan Çıkış Yayınları'nda iki yeni kitapla devam ediyor:
Peter Waterhouse, Başka İnsanlar
Heimrad Bäcker, tutanak.
Başka İnsanlar, Slovak sanatçı Julius Koller'in ölüm haberiyle başlayan bir yolculuğun, sanatçıya yapıtları (fotoğrafları) aracılığıyla yaklaşma çabasının ürünü. Kitabın adı, yönünü veya projesini belli ediyor: “başka insanlar”. Başka insanları, onların gerçekliklerini anlayabilir, köprüler kurabilir, onlara ulaşabilir miyiz? Başka şansımız yok, biliyoruz, peki ama mümkün mü bu? İkinci baskısı ile diziye katılan tutanak, düşüncenin çok daha yakıcı bir gerçekliğe, Holokost'un düşünceyi aşan gerçekliğine sokulması misyonunun ürünü. Misyonun zorluğunun, olanaksızlığının bilinci içinde bir edebiyatın yine de neler yapabileceğinin örneği. Bu yanıyla toplumcu gerçekçi, hem de en iddialısından da fazla. Toplumsal gerçekçiliğe klişe ve kalıplardan öte yaklaşmak isteyen, ne olduğunu, olabileceğini merak edip daha önceki birçok örneğin nasıl da olamadığını anlamak isteyenler için önemli ve ayrıksı bir yapıt.
Her iki yapıt da gerçekliğe sokulmaya çalışıyor. Ancak sokulmaya çalıştıkları gerçekliklerin ölüm içermesi onlara ağır bir sorumluluk yüklüyor ve keyfi spekülasyonlarda bulunma lüksünü daha en baştan ellerinden alıyor. İşte tam da bu sorumluluk, öncelikle soru sordurtuyor: gerçekliğe nasıl ve ne kadar yaklaşabilirsiniz; yaklaştığınız o yer gerçeklik olmaya başlar mı; kurgu olmadan gerçeklik olabilir mi; gerçekçi bir yapıt hem gerçekliği yansıtıp hem de edebiyat olmaya devam edebilir mi?
Dünyaları kurgulamak onu anlamadan olmuyor, ancak anlamak da kurgulamadan olmuyor. Bu ikisi bir çelişki değil ve bir yerden başlamak gerekiyor. Dünyadan Çıkış Yayınları, bu iki kitapla sizi tekrar dünyaya giriş yapmaya davet ediyor.
Avusturya Kitaplığı dizisi, yolculuğuna şimdi Dünyadan Çıkış Yayınları'nda iki yeni kitapla devam ediyor:
Peter Waterhouse, Başka İnsanlar
Heimrad Bäcker, tutanak.
Başka İnsanlar, Slovak sanatçı Julius Koller'in ölüm haberiyle başlayan bir yolculuğun, sanatçıya yapıtları (fotoğrafları) aracılığıyla yaklaşma çabasının ürünü. Kitabın adı, yönünü veya projesini belli ediyor: “başka insanlar”. Başka insanları, onların gerçekliklerini anlayabilir, köprüler kurabilir, onlara ulaşabilir miyiz? Başka şansımız yok, biliyoruz, peki ama mümkün mü bu? İkinci baskısı ile diziye katılan tutanak, düşüncenin çok daha yakıcı bir gerçekliğe, Holokost'un düşünceyi aşan gerçekliğine sokulması misyonunun ürünü. Misyonun zorluğunun, olanaksızlığının bilinci içinde bir edebiyatın yine de neler yapabileceğinin örneği. Bu yanıyla toplumcu gerçekçi, hem de en iddialısından da fazla. Toplumsal gerçekçiliğe klişe ve kalıplardan öte yaklaşmak isteyen, ne olduğunu, olabileceğini merak edip daha önceki birçok örneğin nasıl da olamadığını anlamak isteyenler için önemli ve ayrıksı bir yapıt.
Her iki yapıt da gerçekliğe sokulmaya çalışıyor. Ancak sokulmaya çalıştıkları gerçekliklerin ölüm içermesi onlara ağır bir sorumluluk yüklüyor ve keyfi spekülasyonlarda bulunma lüksünü daha en baştan ellerinden alıyor. İşte tam da bu sorumluluk, öncelikle soru sordurtuyor: gerçekliğe nasıl ve ne kadar yaklaşabilirsiniz; yaklaştığınız o yer gerçeklik olmaya başlar mı; kurgu olmadan gerçeklik olabilir mi; gerçekçi bir yapıt hem gerçekliği yansıtıp hem de edebiyat olmaya devam edebilir mi?
Dünyaları kurgulamak onu anlamadan olmuyor, ancak anlamak da kurgulamadan olmuyor. Bu ikisi bir çelişki değil ve bir yerden başlamak gerekiyor. Dünyadan Çıkış Yayınları, bu iki kitapla sizi tekrar dünyaya giriş yapmaya davet ediyor.