"Özgürlüğe doğru çırpıyordum kanatlarımı. Bu, kanatlanmanın sudaki haliydi. Uçmanın denizdeki yansımasıydı. Hiç kimse, hiçbir şey ve hiçbir duygu bunu tarif etmeye cesaret edemiyor, sadece tadını çıkarıyordu. Yani yaşıyordu. Yaşamak; bu kadar özgür hissettiğin bir anda, ellerinde kelepçeler yokken, parmaklıklar yahut duvarlar ardında değilken, denizdeyken..'
Şehrin çevreni saran duvarları arasındaki sokaklarda âşık olmakla, önünde masmavi suların uzandığı bir sahil kasabasında âşık olmak arasında fark var. Peki, sen hangisini seçerdin? Beyaz tenli bir şehirliyi mi yoksa esmer bir kasabalıyı mı? Ya da âşık olmak için erken deyip yollara mı düşerdin?
Aslında hiçbir şey için ne erken, ne de geç kalınmıştır. Korkmadan karar verebiliyorsan, rüzgârı arkana alıp yelkenleri açmanın tam zamanıdır.
"Özgürlüğe doğru çırpıyordum kanatlarımı. Bu, kanatlanmanın sudaki haliydi. Uçmanın denizdeki yansımasıydı. Hiç kimse, hiçbir şey ve hiçbir duygu bunu tarif etmeye cesaret edemiyor, sadece tadını çıkarıyordu. Yani yaşıyordu. Yaşamak; bu kadar özgür hissettiğin bir anda, ellerinde kelepçeler yokken, parmaklıklar yahut duvarlar ardında değilken, denizdeyken..'
Şehrin çevreni saran duvarları arasındaki sokaklarda âşık olmakla, önünde masmavi suların uzandığı bir sahil kasabasında âşık olmak arasında fark var. Peki, sen hangisini seçerdin? Beyaz tenli bir şehirliyi mi yoksa esmer bir kasabalıyı mı? Ya da âşık olmak için erken deyip yollara mı düşerdin?
Aslında hiçbir şey için ne erken, ne de geç kalınmıştır. Korkmadan karar verebiliyorsan, rüzgârı arkana alıp yelkenleri açmanın tam zamanıdır.