Araştırmacı-gezgin Dursun Özden, gittiği onlarca ülkede ve Anadolu'da, kaybolan etnik kültürleri araştırıyor. Çin Halk Cumhuriyeti ve Sinciang-Uygur Özerk Bölgesi'ne yaptığı gezi kapsamında; Orta Asya'da birlikte yaşama kültürünü ve 2 500 yıl önce Türkler tarafından yapılan ve "Bir Uygarlık Harikası" diye adlandırılan tarihi Karızları araştırdı.
Tanrı Dağlarından başlayıp Turfan havzasına uzanan, Taklamakan Çölülnün110 metre altında ve toplam 5100 kilometre uzunluğundaki Karızlar, yeraltındaki Çin Seddi olarak tanımlanıyor.
İnsanlığın en eski uygarlık miraslarından biri olan Karızlar, Batı merkezli araştırmacıların ve tarihçilerin yalanları ve küresel tezlerini çürütüyor. Bu bulgular sonunda Türklerin; karakıl çadırlarda yaşayan, barbar, göçebe ve ilkel topluluk olmadığı, daha Batı'da kent devletleri yokken Türklerin yerleşik kent kültüründe ve ziraatçılıkta oldukça ileri gittiği ortaya çıkıyor.
Çinli, Uygur ve Türk bilim adamlarının çalışmaları, Asya halklarının tüm farklılıklara karşın, Karız sayesınde "birlikte yaşama kültürünü özümsediklerini belgeliyor.
Kitapta ayrıca Çin'de idari yapılanma ve Sınciang-Uygur Özerk Bölgesi hakkında bilgiler de yer almaktadır.
Araştırmacı-gezgin Dursun Özden, gittiği onlarca ülkede ve Anadolu'da, kaybolan etnik kültürleri araştırıyor. Çin Halk Cumhuriyeti ve Sinciang-Uygur Özerk Bölgesi'ne yaptığı gezi kapsamında; Orta Asya'da birlikte yaşama kültürünü ve 2 500 yıl önce Türkler tarafından yapılan ve "Bir Uygarlık Harikası" diye adlandırılan tarihi Karızları araştırdı.
Tanrı Dağlarından başlayıp Turfan havzasına uzanan, Taklamakan Çölülnün110 metre altında ve toplam 5100 kilometre uzunluğundaki Karızlar, yeraltındaki Çin Seddi olarak tanımlanıyor.
İnsanlığın en eski uygarlık miraslarından biri olan Karızlar, Batı merkezli araştırmacıların ve tarihçilerin yalanları ve küresel tezlerini çürütüyor. Bu bulgular sonunda Türklerin; karakıl çadırlarda yaşayan, barbar, göçebe ve ilkel topluluk olmadığı, daha Batı'da kent devletleri yokken Türklerin yerleşik kent kültüründe ve ziraatçılıkta oldukça ileri gittiği ortaya çıkıyor.
Çinli, Uygur ve Türk bilim adamlarının çalışmaları, Asya halklarının tüm farklılıklara karşın, Karız sayesınde "birlikte yaşama kültürünü özümsediklerini belgeliyor.
Kitapta ayrıca Çin'de idari yapılanma ve Sınciang-Uygur Özerk Bölgesi hakkında bilgiler de yer almaktadır.