Yaz mevsimi. Vesta-Linnea ailesiyle birlikte deniz kıyısında tatilde. Vesta-Linnéa en küçük kız kardeşi Freja'yla evcilik oynuyor. Freja tatlı, uysal bir çocuk, Vesta-Linnea'nın prenses olmasına hiç itiraz etmiyor. Wendla da onlarla birlikte oynamak istiyor. Anneleri çok güzel buluyor bu fikri, ama Vesta-Linnéa hiç hoşlanmıyor. “Hiç oynamam daha iyi,” diye kızıyor ve sazlıktaki ona ait taşın üzerinde oturup kara kara düşünüyor. “Dünyanın en yalnız insanı benim,” diyor kendi kendine. “Ölecek olsam beni hiç özlemezler!”
Tove Appelgren, Vesta-Linnea serisinin bu dördüncü kitabında hayatın bazen küçücük bir çocuğa bile ne kadar karanlık görünebileceğini anlatıyor. Ama bu karanlığın yok olup yerini aydınlığın alacağını da gösteriyor. Salla Savolainen'in çizimleri her zaman olduğu gibi enfes, ince ayrıntılarla dolu ve eğlenceli.
Tove Appelgren, Vesta-Linnea serisiyle duyguları ve kendini tanıyıp kabul etmek üzerine sımsıcak öyküler anlatıyor.
Yaz mevsimi. Vesta-Linnea ailesiyle birlikte deniz kıyısında tatilde. Vesta-Linnéa en küçük kız kardeşi Freja'yla evcilik oynuyor. Freja tatlı, uysal bir çocuk, Vesta-Linnea'nın prenses olmasına hiç itiraz etmiyor. Wendla da onlarla birlikte oynamak istiyor. Anneleri çok güzel buluyor bu fikri, ama Vesta-Linnéa hiç hoşlanmıyor. “Hiç oynamam daha iyi,” diye kızıyor ve sazlıktaki ona ait taşın üzerinde oturup kara kara düşünüyor. “Dünyanın en yalnız insanı benim,” diyor kendi kendine. “Ölecek olsam beni hiç özlemezler!”
Tove Appelgren, Vesta-Linnea serisinin bu dördüncü kitabında hayatın bazen küçücük bir çocuğa bile ne kadar karanlık görünebileceğini anlatıyor. Ama bu karanlığın yok olup yerini aydınlığın alacağını da gösteriyor. Salla Savolainen'in çizimleri her zaman olduğu gibi enfes, ince ayrıntılarla dolu ve eğlenceli.
Tove Appelgren, Vesta-Linnea serisiyle duyguları ve kendini tanıyıp kabul etmek üzerine sımsıcak öyküler anlatıyor.