Gittiğim her yerde -özellikle yurtdışında- ve yaşadığım her iz bırakan anda Yahya Kemal, şiirleri ile bana bir şeyler söylemekteydi. Sonra bir dönem geldi ki, Yahya Kemal'in bana neler söylediğini ve bu söylediklerinden yola çıkarak nerelere vardığımı önce kendime sonra dostlarıma ifade etmek gerektiğini hissettim. Bu kitap şu anda bulunduğum noktaya göre tespit edebildiğim kadarıyla düşünce ve duygu dünyamda Yahya Kemal'in çağrıştırdıklarını ve yansıttıklarını içermektedir. Şairin özellikle şiirlerinde geçen mahal, şahıs ve kavramlardan yola çıkarak yaptığım yolculukların ve vardığım merhalelerin neticesidir. Bu kitapta anlatılanlar Yahya Kemal şiirlerinden başlayıp tarihsel ve toplumsal bir ölçekte ele almaya çalıştığım ve yaşadığım zamandan ve maziden gelen değerlendirmelerle ve duygusallıklarla ortaya çıkan tespitler ve tekliflerdir. Ve yine vardığım noktada gördüm ki düşüncenin ve duygunun sınırları başlangıçta bizim nesillere öğretilen ufkun -daha doğrusu ufuksuzluğun- çok çok ötesinde yer almakta ve o öğretilenlerle kıyas kabul etmeyecek ve zenginlikte bir medeniyet iklimini kucaklamaktadır.
Gittiğim her yerde -özellikle yurtdışında- ve yaşadığım her iz bırakan anda Yahya Kemal, şiirleri ile bana bir şeyler söylemekteydi. Sonra bir dönem geldi ki, Yahya Kemal'in bana neler söylediğini ve bu söylediklerinden yola çıkarak nerelere vardığımı önce kendime sonra dostlarıma ifade etmek gerektiğini hissettim. Bu kitap şu anda bulunduğum noktaya göre tespit edebildiğim kadarıyla düşünce ve duygu dünyamda Yahya Kemal'in çağrıştırdıklarını ve yansıttıklarını içermektedir. Şairin özellikle şiirlerinde geçen mahal, şahıs ve kavramlardan yola çıkarak yaptığım yolculukların ve vardığım merhalelerin neticesidir. Bu kitapta anlatılanlar Yahya Kemal şiirlerinden başlayıp tarihsel ve toplumsal bir ölçekte ele almaya çalıştığım ve yaşadığım zamandan ve maziden gelen değerlendirmelerle ve duygusallıklarla ortaya çıkan tespitler ve tekliflerdir. Ve yine vardığım noktada gördüm ki düşüncenin ve duygunun sınırları başlangıçta bizim nesillere öğretilen ufkun -daha doğrusu ufuksuzluğun- çok çok ötesinde yer almakta ve o öğretilenlerle kıyas kabul etmeyecek ve zenginlikte bir medeniyet iklimini kucaklamaktadır.